ÇÜRÜK ADAM HER YERDE OLUYOR, TEPEDE BİLE...

YAŞAR EYİCE *- AHLAK SIFIR! Yine her an hepimizin karşılaştığı can sıkıcı bir bilgiyi daha doğrusu Türkiye gerçeğini paylaşayım, Antalya’da mesleğini sürdüren İzmirli Gazeteci Fahrettin Keskin’den! Fahrettin Keskin şöyle diyor: ‘Antalya’da en düşük otomobil yıkama 400 lira olmuş! İki hafta önce 200 lira idi. Sordum cevap yok! Asgari ücret aynı, elektrik ve suya zam gelmemiş. Kira aynı kira! Ahlak sıfır!’ Yalnız Antalya mı? Her yerde, hatta köylerimizde bile bu böyle…. Sevgili Fahrettin; Sizin oralarda, bir partili özel bir hastanede vefat etmiş. Sizin seçtikleriniz, en yetkililerle tartışıyorlar; ‘Kabahat hastanede mi, doktorlarda mı, yoksa Ahmet Mehmet’te mi?’, diye… Memleket meseleleri bu kadar önemli konularda konuşuluyor, yoksa esnaf ‘200 liracık kazık atıyormuş!’ önemli mi? Düşünsene, İzmir ve Ege’den otobüslerle Ankara’da seslerini duyurmaya giden emeklilerimiz Sivrisihisar’da ihtiyaç molası verildiğinde 15’er liraya içtikleri bir kağıt bardak çaya, dönüşte, 24 saat dolmadan, bu kez 20’şer lira ödediler! Yer belli, belediyeler belli, bakanlık belli, her şey belli… Ama hesap soracak, bu tipleri afişe edecek, hatta mahkemeye verecek bir kişi ortada yok… *- TIK YOK İzmir’de dönüş başladı. Denilen ve yayılan söylenti şöyle: ‘Üç ay geçti, çoğu belediyede tık yok! Herhalde kışın yağmurda çamurda başlayacaklar icraata! Belki de seneye! Koca beş yıl var önlerinde, nasılsa?’ Bir ara yaparlar! Ya da yaparmış gibi, bir beş yıl daha heba olur!’ Hadi şöyle düşünelim: ‘Bunları yayanlar belli. Ya beklentileri olan avantaları henüz almadılar, belediyelerden elleri boş döndüler. Çoğunu tanırım; Yağcılıkta da döneklikte de üstlerine yoktur…’ Ama; Görüşlerine önem verdiğim eski dostlardan Adnan Erbesler, Buca’dan şunları yazıyor: ‘Odaların vermiş olduğu zamlı tarifeleri imzalıyorlar ya, daha ne yapsınlar? Al birini çarp ötekine!’ İlhami Bey güldürüyor: ‘Nasıl tık yok! Otobüse, suya zam yaptılar, daha ne yapacaklar? Size de yaranılmıyor!’ Bence pis ve kötü kokular ve düşüncelerden kurtulmak için 6 Temmuz Cumartesi günü Seferihisar’ın Turgut köyünde gerçekleşecek olan ‘Lavanta hasat şenliğine’ katılın… Ama karşınıza elinde bilet ile çıkanlar olursa bilemem, karışmam! Ben bu konuda son sözü yine Adnan Erbesler’e bırakayım: *- FARKLI DEĞİLLER ‘Bizim belediye başkanı da öyle! 3 belediye başkanı da aynı! Kimseye hesap soramaz olduk! Çünkü pohpohlayanlar da, ‘yalaka basın!’ da var… Yani her konuda olduğu gibi ikiye bölünmüş durumdayız. Körü körüne bir tarafı tutuyor, laf söyletmiyor, gerçekleri göremiyor, öğrenemiyor, söyleyemeyiz… Bu arada benzin ve motorine çifte zam gelmiş! Bana ne? Eski Cumhuriyetçi Işık Ersan’dan duyunca öyle dedim. O da ‘Laf olsun diye söyledim!’ dedi. ‘Küfür ediyorum, bazılarının kulaklarını çınlatıyorum!’ diyerek daha ağır konuşup da hem kendi canımı hem de sizin canınızı mı sıkayım? *- HİKAYE HALDE BAŞLIYOR Urla’da bir zincir markette en ucuz karpuz 18 lira civarında idi. Sokak satıcısında 20 lira… ‘Al benisi olan Güzelbahçe ve Urla civarında iyiden de iyi müşterileri olan marketin manav reyonunda ise 23 lira…’ Bir gün önce İstanbul’da Beşiktaş’taki bir manavdan 9,5 liraya karpuz almıştım. Daha pahalı satanla 13 ve 16 lira alıyordu…’ Akıl alacak gibi değil! Bunların hepsi belki de aynı tarla ya da komşusundan geliyor… Bu kadar fark olur mu? Hep sığındıkları yalanlar aynı… Yalanın kuyruklusu nedense esnafımızda var… Nedense odalar, dernekler, sivil toplum örgütleri, hatta bizler ‘Bezgin bir haldeyiz!’ ve okuyucularımın da söyledikleri gibi ‘gıgımızı çıkaracak durumda değiliz!’ Boynumuzu uzatmış bekliyoruz, sakince… *- HAYIRLARINI GÖRSÜNLER Urla’da usta gazeteciler; Erol Akıncılar, Ünal Tümin, Işık Ersan ve ben Yaşar Eyice toplandık. Halimiz belli… Işık ile ben ‘Pes etmiş!’ durumdayız… Ama yaşlarını söyleyip nazar değdirmeyeyim, İzmir Gazeteciler Cemiyeti önceki başkanlarından, şimdi onursal başkanımız Erol Akıncılar yürüyüşlerin aksatmıyor. Özellikle spor muhabir ve yazarlığı döneminde, İstanbul basınının kapmaya çalıştığı Ünal Tümin hala haftada bir de olsa köşesinde hem bal damlatıyor, hem de bazılarını arı gibi sokuyor. Ne demişti: Dünyanın en ünlü ağır sıklet boks şampiyonlarından Muhammet Ali Clay; ‘Kelebek gibi uçar arı gibi sokarım!’ Tabii ki bizler de hakkı yenen emekliler grubundan olduğumuzdan konular belli… Alim Güngör’un şu sözünü de kabulleniyoruz: ‘Yüzyılın ayıbı, emekli maaşı!’ Fakat; şunu da söylemeden edemeyeceğim: Erol Akıncılar büyüğümüz: ‘Hangi belediye başkanını tanıyorsunuz?’ diye sorunca, birbirimize baktık o kadar… Şu konuda ortak görüşümüz var: ‘Bırakın vatandaşı, ya da işi olan bazı gazeteci ve yönetici takımı, parti örgütleri ve yöneticileri bile tanımıyor… Neymiş efendim, anket yapılmış, parti örgütleri ve vatandaşlar bunları istiyormuş… Hayırlarını görürler, inşallah!’ *- ÇÜRÜK ADAM! Haber bir iki günlük… Tabii her yerde yayınlanmadı. Ama Koray Halkapınar’ın dileğini yerine getirerek, halimizi gösteren bir gelişmeyi özetle paylaşayım: ‘Suriye sınırında insan kaçakçılığı yaptığı iddia edilen Tuğgeneral Bilal Ç. tutuklandı… Feyzi Hepşenkal konuyu geniş ele almış, nasıl söyleyeceğimi, hitap edeceğimi bilemedim kokuşmuş Bilal ile emrindeki subay ile astsubayların mal varlıklarını da anlatmış… *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BÖYLE BİR ANLAŞMA GÖRÜLMEDİ... DENİZİ YOK ANLAŞMAYA LİMANLAR KONULDU...

SAHTEKARLIĞI NORMAL KARŞILIYOR!

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR