BAŞIMIZ SAĞ OLSUN! ACIM BÜYÜK! BOLU'DAKİ OTEL YANGININDA 66 İNSANIMIZI KAYBETTİK
YAŞAR EYİCE
*- NEREDEN NEREYE
Türkiye, deri ve deri mamulleri sektöründe 2022 yılında 245 milyon dolar dış ticaret fazlası veren ülke konumundayken, 2024 yılı sonunda 895 milyon dolar dış ticaret açığı verir pozisyona düştü.
Deri sektöründe dış ticaret verileri 3 yılda tepetaklak oldu
Deri sektörünün dış ticaret dengesi son 3 yılda 1,2 milyar dolar eksi yazdı
Şöyle de diyebiliriz;
Türkiye’nin deri ve deri mamulleri ihracatı son 3 yılda 530 milyon dolarlık düşüşle 2 milyar 56 milyon dolardan, 1 milyar 526 milyon dolara gerilerken, deri ve deri mamulleri ithalatı 1 milyar 810 milyon dolardan 2 milyar 420 milyon dolara yükseldi
Deri ve deri mamulleri sektörünün 7 yıl önceki ihracat rakamlarına gerilediğini dile getiren Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, 2024 yılında Türkiye geneli ihracat rakamlarında ayakkabı, saraciye, mamul deri ve kürkler ve deri konfeksiyon alt sektörlerinin hepsinde kan kaybettiklerinin altını çizdi.
Ayakkabı ihracatımız büyük kan kaybı yaşarken, ayakkabı yan sanayinde ise Türkiye genelinde yüzde 38'lik, Ege Bölgesi'nde ise yüzde 44'lük bir ihracat kaybı yaşadı.
Bu, sektörümüzün ekonomik baskılar ve uluslararası rekabet koşulları karşısında ne denli zorlandığını açıkça gösteriyor.
Deri ve kürk konfeksiyondaki kaybımız yüzde 18 olurken ihracatımız 236 milyon dolardan 193 milyon dolara indi.
Saraciye ürünleri ihracatımız 273 milyon dolardan 239 milyon dolara azalırken saraciye ürünleri ihracatımızdaki eksilme yüzde 12 şeklinde gerçekleşti.
2024 yılının son çeyreğinde istihdam rakamlarımız ise yüzde 25 düştü.
Yani ne kadar çalışan ve dolayısıyla aile işsizler ordusuna katılmış bulunuyor.
Verilen rakamlara göre yanlış ve hatalı politika ihracatımızı düşürürken, ithalatımızı artırıyor.
Bizimkiler işsiz kalırken, başka ülkelerin işçilerinin istihdamına katkı sağlıyor.
Belki bir gün İstanbul’un deri ticareti ve günlük Rus turistleri ile yapılan toptan deri ticaretinden ve dericilerin ‘altın’ devirlerinden söz ederim.
Şunu da ilave edeyim, Hazırgiyim ve tekstil sektörlerinde pek çok firma üretimlerini başta Mısır olmak üzere başka ülkelere kaydırdı ama üretimini başka ülkeye taşımayan tek sektörümüz dericilerimiz.
Umarım onlar da kendileri için karlı, memleketimiz için zararlı bu girişimin içinde bulunmazlar.
*- BU YOLCULUK, BİZE PATLIYOR
Köprüler ve akaryakıta gelen zamlar, şehirlerarası nakliye maliyetlerini rekor düzeyde arttırdı.
İstanbul –İzmir arasında yol kat eden ve nakliyecilik yapan TIR’ın yol masrafı 2022 yılında 5 bin 88 lira iken bu yıl ocak ayı itibariyle yüzde 233 artarak 16 bin 965 lira oldu.
Aynı dönemde motorin yüzde 250, Osmangazi Köprüsü yüzde 332, otoyol ücreti yüzde 151, Yavuz Sultan Selim Köprüsü yüzde 328 zamlandı
Köprü ve otoyollara, benzine gelen her kuruş zam çarşı pazarı yangın yerine çeviriyor.
Bildiğiniz gibi, nakliye güzergahı boyunca gıda ürünü taşıyan 5. sınıf TIR; yap-işlet-devret kapsamında ücretli otoyolları kullanmak zorunda.
Bu nedenle;
Kuzey Marmara Otoyolu üzerinden Osmangazi Köprüsü kullanarak İstanbul-İzmir Otoyolu üzerinden varış noktasına ulaşan TIR’ın otoyol ve köprü ücret maliyeti 2022 yılında toplam 5 bin 88 lira ödüyordu.
Aynı güzergah için aynı TIR 2025 Ocak ayı itibariyle 16 bin 965 lira ödüyor.
Artış oranı yüzde 233.
Buyurun siz hesaplayın.
Pompa fiyatları şehirlere göre değişiyor, hesabı neresinden yaparsanız yapın, en yüksek veya en düşük fiyatları da kıyaslasanız ortalama çıkan maliyetin altından kalkmak mümkün değil.
Sadece yol masrafları ile değil bir de bu araçların bakım ve mtv masraflarında yaşanan artışta 2 yılda yüzde 268-417 arasında.
Nakliye de yaşanan bu artışlar İstanbul halinde de etkisini gösteriyor. 2022 yılı Ocak ve 2025 yıllarındaki hal fiyatlarının en düşük oranları da tabloyu daha anlaşılır kılıyor.
Yani zararını hepimiz çekiyoruz.
Reis ‘Pahalı malı almayın, boykot edin’ çağrısında bulundu, aynı çağrıyı daha önceden Bendevi Palandöken de yapmıştı.
Bendevi Palandöken, Türkiye Esnaf Sanatkarları Konfederasyonu Genel Başkanı ve TR-AB KİK Eski Eş Başkanıdır.
1949 yılında Malatya’da doğmuştur.
Mesleki hayatına Ankara’nın Cebeci semtinde bakkal işleterek adım atmıştır ve halen aynı dükkanda çalışmaktadır
Türkiye Bakkallar ve Bayiler Federasyonu Başkanlığı görevini de halen devam ettiren, değişmez Başkan Bendevi Palandöken, ayrıca, 3 Nisan 2013 tarihinde AKP Hükümeti tarafından açıklanan ve barış sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil insanlar listesine Karadeniz Bölgesi Temsilcisi olarak girmişti.
*- CEZAYİR’E ZİRAAT BANKASI
Ziraat Bankası, Mısır'dan sonra Afrika Kıtası'ndaki ikinci hizmet noktası olan Cezayir Şubesi ile yurtdışında da büyümeye devam ederek, faaliyet gösterdiği ülke sayısını 20'ye çıkardı.
161 yıllık tecrübesi ve bankacılık sektörünün en büyük aktifiyle, yakın coğrafyasının en önemli global markalarından biri olan Ziraat Bankası, faaliyet ağını genişletmeye devam ediyor.
Cezayir'de kuruluş çalışmalarını tamamlayan Ziraat Bankası, Cezayir Merkez Bankası'ndan faaliyet onayı alarak hizmet vermeye başladı.
Ziraat Bankası, 2024 yılında faaliyete başlayan Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'daki hizmet noktalarından sonra Cezayir Şubesi ile dünya genelinde hizmet sunduğu ülke sayısını 20'ye çıkardı.
Ziraat Bankamızın yurtdışı ağı Avrupa'dan Orta Doğu'ya, Balkanlar'dan Kafkasya'ya, Afrika'dan Asya'ya 20 ülkeye yayılmış durumda.
*- RUSLAR YİNE SAHNEDE
Rusya’dan, Almanya seçimlerinde göçmen karşıtı AfD partisine destek geldi.
Almanya’nın iç istihbarat kurumu, Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın,
seçimler öncesinde Rus siber saldırı tehlikesine dikkat çekmesinin ardından, Alman düşünce kuruluşu CeMAS da, Rusya kaynaklı bir dezenformasyon kampanyasının göçmen karşıtı AfD partisini desteklemeye çalıştığını iddia etti,
Amerika seçimlerine de Rusların müdahale ettiği, hatta Trump’un kazanmasında etkin rol oynadığı da gündemi sürekli koruyor.
*- KONUTA RAĞBET SÜRÜYOR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, İzmir’de konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %22,8 artarak 80 bin 398 olarak gerçekleşti.
Türkiye genelinde ise konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %20,6 oranında artarak 1 milyon 478 bin 25 oldu.
Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 239 bin 213 ile İstanbul, 134 bin 46 ile Ankara ve 80 bin 398 ile İzmir olurken, en az olduğu iller sırasıyla 755 ile Ardahan, 958 ile Hakkari ve 999 ile Bayburt olarak gerçekleşti.
İzmir’de ilk defa satılan konut sayısı geçen yıla göre %20,5 artarak 21 bin 389 oldu. İzmir’de toplam konut satışları içinde ilk satışın payı %26,6 olarak gerçekleşti.
İzmir’de 2024 yılında 59 bin 9 konut el değiştirdi
İzmir’de ikinci el konut satışları bir önceki yıla göre %23,7 artarak 59 bin 9 olarak gerçekleşti. İzmir’de toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışlarının payı %73,4 oldu.
İzmir’de 2024 yılında ipotekli konut satışları 10 bin 449 olarak gerçekleşti
İzmir'de ipotekli konut satışları geçen yıla göre %3,8 artarak 10 bin 449 oldu. 2024 yılında satışı yapılan konutların %13,0’ı ipotekli satış olarak gerçekleşti.
İzmir’de 2024 yılında yabancılara 381 konut satıldı
İzmir’de 2024 yılında yabancılara yapılan konut satışı bir önceki yıla göre %48,4 azalarak 381 oldu.
*- YİNE İSTANBUL
Ülkemiz genelinde ise yabancılara yapılan konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %32,1 oranında azalarak 23 bin 781 oldu.
2024 yılında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %1,6 olarak gerçekleşti.
2024 yılında yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 8 bin 416 ile İstanbul, 8 bin 223 ile Antalya ve 2 bin 112 ile Mersin oldu.
*- İZMİR’İ ELE ALIRSAK
İstanbulluların birinci tercihi İzmir’de, özellikle Anadolu’dan ve Doğu illerimizden göç edenlerin tercihi İzmir’in saklı bahçesi Buca oluyor. Bunun sonucunda konut satışlarında Buca birinci geldi.
İzmir'de 2024 yılında en fazla konut satışı Buca’da gerçekleşti.
Konut satış sayısı yüksek olan ilçelerden Buca’da 9 bin 470 konut satılırken Buca’yı 8 bin 702 konut satışı ile Menemen, 7 bin 197 konut satışı ile Karşıyaka, 7 bin 163 konut satışı ile Torbalı, 4 bin 960 konut satışı ile Karabağlar, 4 bin 621 konut satışı ile Konak, 4 bin 540 konut satışı ile Çiğli, 4 bin 526 konut satışı ile Bornova, 3 bin 132 konut satışı ile Bayraklı ve 2 bin 622 konut satışı ile Seferihisar takip etti.
*- İKİ YENİ ‘YUVA’ DAHA
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin birçok bölgesinde faaliyet gösteren ‘Yuvamız İzmir Çocuk Etkinlik Merkezleri’nin sayısını 20’ye çıkarıyor. Bayraklı ve Yamanlar’da açılacak iki yeni merkez için ön kayıt başvuruları başladı.
Tüm İzmirlilere hizmet eden ‘Yuvamız İzmir Çocuk Etkinlik Merkezleri’, Bayraklı ve Yamanlar’da açılacak iki yeni merkezle daha da büyüyecek. Faaliyete geçecek iki yeni merkezle birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZELMAN AŞ bünyesindeki Yuvamız İzmir Çocuk Etkinlik Merkezleri’nin sayısı 20’ye çıkmış olacak.
Minikleri eğlenceli, öğretici ve keşif dolu bir dünyaya çağıran, ‘Yuvamız İzmir Bayraklı’ya ön kayıt yaptırmak için 0539 9737245, ‘Yuvamız İzmir Yamanlar’a ön kayıt yaptırmak için ise 0535 7073336 telefon numaraları ile iletişim sağlanabiliyor.
Yuvamız İzmir Bayraklı 7398 sokak No:3 Onur Mahallesi adresinde, Yuvamız İzmir Yamanlar ise 7360 sokak No:18 Onur Mahallesi’nde faaliyete geçecek.
*- SUDA İNDİRİMLİ TARİFE
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, su faturalarının ilk 4 metreküpünde uygulanan indirimli tarifeleri kademe kademe 10 metreküpe kadar çıkaracak bir çalışma yürüttüklerini söyledi.
Göreve geldiği günden bu yana su fiyatları ile ilgili çalıştıklarını kaydeden Başkan Tugay, “İki yıl içerisinde büyükşehirler arasında en uygun fiyatlı su İzmir'de olacak diye söz verdim. O tarihe kadar adım adım bunu yapacağız” dedi.
Başkan Tugay, ‘Göreve geldiğimden beri suyun fiyatını kademe kademe aşağıda tutuyorum. Bir artış var ama bütün belediyelerde enflasyon oranında bir artış oluyor. Oransal olarak İZSU'nun su bedeli gittikçe aşağı doğru iniyor. En son Büyükşehir belediyeleri arasında beşinci sıraya indik. Bazı önlemlerle bunu biraz daha geliştireceğiz. Şu anda ilk 4 metreküpü uygun fiyatta veriyoruz. Bunu yakında 6, daha sonra 9 ardından belki 10 metreküpe kadar çıkaracağız.
Bu baremlerde kullanılan su için düşük ücret ödeyecekler.
Ama fazla harcamalar için yüksek fatura çıkacak.
Burada amaç aynı zamanda su tasarrufu da sağlamak’ dedi.
*- KATI ATIK BEDELİ
Başkan Tugay, şunları söyledi:
‘Katı atık bedeli, çöplerin toplanması ile ilgili devletin belirlediği bir türlü vergi kalemi. Onu ilçe belediyeleri belirliyor.
Kanun gereği katı atık bedeli, su faturasına yansıtılıyor.
Bizim tercihimiz değil.
Bu kafa karışıklığı yaratıyor.
İnsanlar su faturasında yüksek rakam görünce İZSU'yu suçluyorlar.
Su faturası ile katı atık bedeli faturasını ayırmayı düşünüyoruz.
Ben ilçe belediyelerinin belirlediği rakama müdahale edemem.
Ama bu sonuçta bir hizmete dönüşüyor.
Devlet, belediyelere 'Çöplerin toplanması ile ilgili yapacağın harcamayı buradan al' diyor. İnanın yapılan harcamanın yarısı bile alınmıyor.”
*- YARIŞ PİSTİ YEŞİL ALAN OLACAK
Bornova’da bulunan ve bölge halkının rekreasyon alanı olarak değerlendirilmesini istediği yarış pisti ile ilgili konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, “Yarış pisti alanı ile ilgili sizden gelen talep ve önerileri dinledim. Yurttaşlarımızın burasının pist olarak kullanılmasını istemediğini gördük. Arazi imar planlarında yeşil alan olarak görülüyor.
Böyle bir alana da ihtiyacımız var.
Bu tür alanların projelendirilmesi ile ilgili belediyemiz oldukça deneyim sahibi” dedi.
İzmir’in de, en büyük sorunlarından biri kaçak yapılaşma.
‘Kaçak yapıları saptamak için uydudan günlük olarak bütün İzmir'i izleyeceğiz ve müdahale edeceğiz. Bir yandan yeni rezerv alanlar açarken diğer yandan kaçak yapılaşmayla mücadele edeceğiz’ diye konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, ‘Ödediğimiz vergiden hak ettiğimiz payı almıyoruz. Ne bize para veriyorlar, ne de bu kente hizmet getiriyorlar. Sizin verdiğiniz vergiler, başka şehirlere gidiyor. Söylediğimiz zaman 'İzmir güzel yer', ‘İzmir gelişmiş yer’, ‘gelişmemiş yerlere daha fazla yatırım yapacağız’ diyorlar. Sonra da 'İzmir gelişmedi' diyorlar.’ Diyerek kentlerin en büyük sorunlarından biri olan gelirden pay durumunu da rakamlarda dile getirdi.
*- ÖNEMLİ KONU
İzmir’in dünyaca ünlü turistik ilçesi Çeşme’nin önceki belediye başkanlarından Hacı Nuri Ertan, ‘Önemli konu!’ diyerek, '60 Yaş Ötesinde Zihin Bulanıklığı ve Kolay Unutma Nedenleri’ başlıklı, Dr. Arnaldo Liechtenstein’in anlatısını paylaşmam için göndermiş.
Şimdi Dr. Arnaldo’ya dönelim:
‘Tıp Fakültesi eğitiminin son yılında klinik tıp öğrettiğimde öğrencilere hep şu soruyu sorarım:
Yaşlılarda zihinsel karışıklığın ve kolay unutmanın nedenleri nelerdir?
Bazıları diyor ki:
‘Baştaki tümörlerdir!’
Cevap: Hayır!
Diğerleri ise şunları söylüyor:
‘Alzheimer'ın erken belirtileri.’
Tekrar cevap veriyorum: Hayır!
Öğrenciler yanıtlarının reddedilmesiyle şaşırırlar hep❗
Ve en yaygın üç nedeni listelediğimde şaşkınlıkları daha da büyür:
1- kontrolsüz diyabet;
2- idrar yolu enfeksiyonu;
3- bedenin susuz kalması.
Şaka gibi gelebilir ama şaka değil bu.
60 yaşın üzerindeki insanlarda susuzluk hissi sürekli azalır ve sonuç olarak sıvı içmeyi bırakırlar.
Kimse sıvı içmelerini hatırlatmak için etrafta olmadığında vücutları hızla susuz kalır.
Dehidrasyon (bedenin susuz kalması) şiddetlidir ve tüm vücudu etkiler.
Ani zihinsel karışıklığa, kan basıncında düşüşe, artmış kalp çarpıntısına, anjin (göğüs ağrısı), koma ve hatta ölüme neden olabilir.
Bu sıvıları unutma alışkanlığı, vücudumuzda olması gereken suyun
% 50'sinden biraz fazlasına sahip olduğumuzda 60 yaşında başlar.
60 yaşın üzerindeki insanların su rezervleri daha düşüktür.
Bu doğal yaşlanma sürecinin bir parçasıdır.
Ancak daha fazla komplikasyonlar var.
Bu insanlar susuz kalsalar da, su içme ihtiyaç hissetmezler, çünkü iç denge mekanizmaları çok iyi çalışmaz.
Sonuç:
60 yaşın üzerindeki insanlar, vücuttaki su eksikliğini hissetmedikleri için kolayca dehidrate (bedenin susuz kalması) durumu ile karşılaşırlar
60 yaşın üzerindeki insanlar sağlıklı görünse de, yeterli su içmemekten kaynaklanan reaksiyonların ve kimyasal fonksiyonların performansı tüm vücutlarına zarar verebilir.
İşte iki uyarı:
1) Sıvıları içme alışkanlığına sahip olun. Sıvılar arasında su, meyve suları, çaylar, hindistancevizi suyu, süt, çorbalar ve karpuz, kavun, şeftali ve ananas gibi su açısından zengin meyveler; Portakal ve mandalina da işe yarıyor.
Önemli olan, her iki saatte bir, biraz sıvı içmeniz.
Hatırlayın bunu!
2) Aile üyeleri için uyarı:
60 yaşın üzerindeki kişilere sürekli sıvı verin.
Aynı zamanda gözlemleyin.
Sıvıları reddettiklerini ve bir günden diğerine, sinirli, nefessiz olduklarını veya dikkat eksikliği gösterdiklerini fark ederseniz, bunlar neredeyse kesinlikle tekrarlayan dehidrasyon belirtileridir.
Ben de, başıma geldiği için anımsatayım:
‘Su tüketmezsek ne olur?’ söyleyeyim mi?
Bir bakarsınız böbreklerinizden birinin domura uğradığını yani yok olduğunu, biraz daha geç kalırsanız ‘diyalize’ bağlanırsınız.
Hatta yan etkileri de var.
Akciğerlerinizde bunun faturasını ağır olarak görürsünüz.
Çeşme Belediye Başkanlarından Hacı Nuri Ertan’ın sözlerine bu yaşadıklarımı ve yaşananları ilave edeyim.
Sağlıklı ve mutlu güzel günler için mutlaka su tüketmeyi unutmayalım.
Yarın da, yaşamımızdaki ‘üç yarım dakikanın’ önemini vurgulamaya çalışacağım…
Bu ‘üç yarım dakika’ Gül Tulunay’dan öğrendiğim şekilde size nakledeceğim.
*-
Yorumlar
Yorum Gönder