SİNİRLER GERİLDİ, BİR OYUN HESABI BİLE YAPILIYOR
YAŞAR EYİCE
*- TEKRARLIYORUM; ‘ADAM KAYBETTİ!
Doğan Karabulut benim içini çok önemli genç meslektaşlarımdan biri.
Hatta en önde gelenlerden…
Makalelerini keyifle okur ve çoğuna da yanıt vermeye çalışırım.
Kendisini ‘Cesur Kalem’ olarak nitelediğim Doğan Karabulut’un özellikle ‘Ters köşe’ yazılarına, isabetli görüş ve bilgisine hayran olduğumu da belirteyim.
Aynı zamanda ‘televizyoncu’ olan, yaptığı programlarla halkımızı aydınlatma görevini en iyi yapan ustalardan biri Doğan Karabulut…
Son yazısına yorum yapmadım…
Sessiz kaldım.
Çünkü benden de söz etmiş…
Bir cümlesin paylaşayım:
“Emre Kongar, Yaşar Eyice ve benden (Doğan Karabulut) başka ‘Kılıçdaroğlu kazanabilir’ diyene rastlamadım desem yeridir.’
Ben, her şeye rağmen yine de ‘Kılıçdaroğlu kazanacak, 13. Cumhurbaşkanı olacak’ diyorum, ısrarla…
14 Mayıs seçimlerinin ertesi günü, milyonlarca kişi ‘Ah vah’ diyerek ‘Kaybettik!’ diye üzüntülerini paylaşırlarken, benim yazımı okuyun bakın, ‘Adam kaybetti!’ dedim.
Çünkü rakamları irdeledim…
Yine ertesi gün, 10 kadar şoför kardeşimin ‘Ne diyorsun?’ sorularına ‘Kılıçdaroğlu 28 Mayıs’ta 13. Cumhurbaşkanı olacak!’ yanıtını verdiğimde, ‘Ama TBMM’de Cumhur ittifakı önde, AKP’nin milletvekili sayısı daha fazla’ deyişlerine de şu yanıtı verince, ‘Haklısın’ dediler.
‘Şu anda Türkiye’de Başkanlık yönetimi Anayasa’ya göre var.
Her yetki sadece bir kişinin elinde o da Cumhurbaşkanının…
Milletvekillerinin hiçbir rolü ve etkinliği bugün için fazla geçerli değil.
Bu sistem en azından bir sonraki Başkanlık seçimine kadar gidecek gibi.
Çünkü Başbakanlık dönemine geçmek için bir partinin, örneğin Millet ittifakının milletvekili sayısının 400 olması ve geçmesi gerekiyordu.
Bu istek ve dilek bir başka bahara yani beş yıl sonraki seçime kaldı.
Ama Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu seçilirse ki ben bazı ülkelerde örneğini gördüğümüz gibi, oylarını arttırmayı sürdürerek 28 Mayıs’ta sandıklardan önde kesinlikle çıkacak gibi görülüyor.
Bu iki kere iki gibi matematik hesabı…
Peki Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu olursa ne olacak?
Bugüne kadar AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elindeki tüm yetki eline geçecek.
Onun ve diğer Millet ittifakını oluşturan partilerin cumhurbaşkanı yardımcısı olacak Türkiye’nin mozaiğini oluşturan partilerin genel başkanlarının ortak karar ve imzaları ile geçerli olacak.
Yani ‘Tek adam’ sistemi ortadan kalkacak…
Yalan ve iftiraların geçerli olması imkânsız hale gelecek.
Eskiden Türkiye ‘sağcı ve solcu’ diye ikiye bölünmüştü.
Bu ittifakta olması imkânsız oldu, sağcısı ve solcusu da, yani tüm dinamikler ve demokratlar bir araya gelmiş oldu.’
Maç sıfır sıfırdan başlıyor…
Yıldızı parlayan da belli sönen de…
‘N’olur!’ diye adeta bazı kesimlere yalvaran da belli, yapacaklarını açıklayan da…
Ben bir konuda biraz yanıldım!
Ne demiş, neler yazmıştım?
‘Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ekibi sandıklara sahip çıktı. Düşüşe rağmen bir oylarını bile ziyan etmediler, sandıkta topladılar. 28 Mayıs’ta ekstradan bir oy bile alamazlar.
Yani yerlerinde sayıyorlar…’
Ama yanıldım, neden mi?
Bugün Dubai’den bir mesaj geldi.
Dediklerine göre, ki ben inanmakta güçlük çekiyorum.
‘Konsolosluğa otobüslerle bir gurup kişi gelmiş, kendilerine Türk vatandaşlığı ve pasaportları verilmiş. Bir kişi de onlara, ‘Yarın tekrar gelecek ve oylarımızı kullanacağız’ demiş…
Bunun doğruluk derecesi Dışişleri Bakanlığı tarafından anında tespit edilir.
Yani yalansa ‘Yok böyle bir şey!’ denilir…
Doğru ise Cumhur ittifakının adayı Erdoğan’a şimdilik en az 25 artı oy geliyor, garanti…
Birkaç gün önce ‘mülteciler, sığınmacılar, düzensiz göç edenler ile Türkiye’de yüksek fiyatla konut sahibi olanlara da vatandaşlık verilebildiğini anlatmıştım.
Yanıldığım nokta bu…
Sakın’Bir oy nedir?’ diye düşünmeyin…
Sandıktan bir oy fazla alan Cumhurbaşkanı olacak!
*- VAR AMA YASAK!
14 Mayıs seçimleri bize şunu gösterdi;
‘Oylara sahip çıkmak kadar, hatta daha önemlisi sandık güvenliği…’
Diyeceksiniz polis ya da jandarma gibi kolluk kuvvetleri yok mu?
Olmaz mı?
Ama bunların kesinlikle sandık bölgesine girmeleri yasak!
Ama sivil her vatandaş girebilir, sayımları takip edebilir.
Cumhur İttifakı 14 Mayıs’ta ne yaptı?
Gruplar halinde sandık başlarına geldiler, tekrar tekrar sayım yapılması için güç gösterisinde bulundular…
Korku dağları aşar…
Görevlilerin halini düşünün…
Yani kaba güce gerek yok!
Güç birleşmekten bir araya gelmekten oluşuyor…
En iyi taktik nedir?
Söyleyeyim;
‘Hücum….’
Rakip ne yapıyorsa aynısını yapacaksınız…
Başka türlü yenilgiyi kabul ettiniz demektir, spor muhabirliğinden gelen bir kişi olarak bunu söyleyebilir, örneklerini gösterebilirim.
Demek ki, Kılıçdaroğlu taraftarları da kesinlikle son oy sayılıncaya kadar ve ıslak imzalar atılıncaya kadar sandık başından ayrılmayacaklardır.
*- BÜYÜK ŞEHİRLER YETER
Bazı kentlerde oy artışı yeterli olmayabilir.
Peki ne yapılmalı?
Zaten CHP’li belediye başkanları en başta İzmir, İstanbul ve Ankara’da bunu başarmaya çalışıyorlar.
Ne yapılmalı?
Herkes komşusunu da akrabasını da, siyasi düşüncesini de biliyor.
14 Mayıs’taki oylar, daha doğrusu sandıklar değerlendirilirse, oylarını yüzde 5 ile yüzde 10 arttırabilirler.
Yani farkı açtıkları an, sonuçta farkla Kemal Kılıçdaroğlu çıkar…
Tepki oylarının yüzde ikisi bile Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanı yapacaktır.
Ben alanı böyle okuyorum ve Gazeteci- Televizyoncu- Araştırmacı Yazar Doğan Karabulut’un da belirttiği gibi ‘Kılıçdaroğlu tamam’ diyorum şimdiden…
Tabii ki, asıl başlık şu:
‘Adam kaybetti!’
Onlarca medya mensubu ve yöneticileri tersini söylemelerine rağmen…
Türkiye’de çok şeyin değişeceği ve halkın isteklerinin, dualarının yerine geleceğini söyleyebilirim.
Yazımın bu bölümünü az önce bir ara birlikte çalıştığım genç meslektaşım Hüsamettin Berber’in dünkü yazıma yaptığı yorumu vererek noktalayayım:
‘Allah kolaylık versin, barınma sorunu yaygın ve toplumsal bir olgu haline geldi…
Ben böyle bir yağma ve ganimet düzenine tanık olmadım.
Selamlar, saygılar...’
Birkaç yıl öncesine kadar işleri yerinde olan bir girişimci iş kadınımızın elinde avucunda hiçbir şeyi kalmadığını, 7 bin lira emekli maaşı ile geçinmeye çalışırken, şimdi de kiralık bulunduğu dairenin satılığa çıkarıldığı için kara kara düşünmeye başladığını ve Türkiye gerçeğini anlatmaya çalıştığını anlattığım için Hüsamettin Berber’in de binlerce insanımız gibi etki altında kaldığını düşünüyorum.
*- EMİRALEM’DE 13 ÇİLEK FESTİVALİ
Menemen Belediyesi tarafından düzenlenen Emiralem Çilek Festivali, 13’üncü kez vatandaşların yoğun katılımıyla kapılarını açtı.
Kortej yürüyüşüyle başlayan festivalde Emiralemli üreticiler açtıkları stantlarda ürettikleri çilek ve çilekli ürünleri sergiledi.
Üreticiye tüketicinin aynı alanda buluştuğu festivalin ilk gününde tüm katılımcılar yeşilçamın efsane isimleri Hülya Koçyiğit, Perihan Savaş ve Engin Çağlar'ın söyleşisi ve Sinan Akçıl konseriyle keyifli anlar yaşarken, doğum gününde sahne alan Sinan Akçıl'a sahnede sürpriz pasta kesimi yapıldı.
*-DÜNYA SIRALAMASINDA GERİLEDİK
Dünya Üniversite Sıralamaları Merkezi (CWUR), dünya genelinde 2 bin üniversiteyi performanslarına göre sıraladığı geleneksel raporunu yayınladı.
Buna göre ODTÜ 32 sıra gerileyerek 627'nci sıraya indi.
Hacettepe 638, Ankara Üniversitesi 665, Boğaziçi 678, İstanbul Üniversitesi 687’nci sırada yer aldı.
*- ‘BIKKINLIK’ ile ‘REHAVET’ ARASINDAKİ SEÇİM
Türkiye’de 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ikinci turu arifesinde en önemli endişe sandığa gitme oranında düşüş yaşanmasıyken, seçmen psikolojisi açısından Kemal Kılıçdaroğlu cephesinde ‘bıkkınlık’, Recep Tayyip Erdoğan cephesinde ise ‘rehavet’ kaygısı duyuluyor.
*-
Yorumlar
Yorum Gönder