RESMİ ARAÇLAR DA MUTLAKA KONTROL EDİLMELİ

YAŞAR EYİCE *- DİKKAT VE EYLEM GEREKİYOR Hatırlıyor musunuz? Geçen yılın ortalarında, Seferihisar’da polisimiz bir araçtan şüphelenmiş ve arama yapmıştı. Sonuçta; Araç sahibinin Seferihisar Belediyesi’ne ait depoda çalıştığı ve anlaştığı mesai arkadaşlarında bazıları ile birlikte belediyeye, yani kamuya ait malzemeleri çıkarıp piyasada sattıkları ortaya çıkmıştı. Aynı olay, Menemen’de de başka belediye ve kamu kuruluşlarında da ortaya çıktı, çıkarıldı. Bu nasıl oluyor? Ya, vicdan sahibi ve dikkatli bir yurttaşımızın, her şeyi gözüne alarak ihbar etmesi, ya da polis ya da zabıta memurlarının dikkatleri ve tecrübeleri ile… *- VAY ALÇAK VAY! 23 Şubat Perşembe günü İzmir’in Menemen İlçesinde, Menemen İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, plakasız ve üzerinde ‘Okul Servisi’ ibaresi bulunan şüpheli minibüste yapılan incelemesinde esrar ve hassas terazi buldu. Minibüs şoförü tutuklandı. Bu nasıl olur? Demek ki, bu sözde ‘okul servisi’ çocuklarımızı potansiyel alıcı haline getiriyor. Polisimiz dikkatli olmasaydı, arama yapmasaydı bu ‘zehir satıcısı’ yakalanabilir miydi? Bilmeyene anımsatayım; Resmi plakalı, sivil ama ‘çakarlı’ yani kendilerine polis ya da önemli kişi sıfatı veren yanar söner lambalarla trafikte kendilerine, lüks araçlarla yol açanlardan bazılarının yasa dışı olaylara karışan sanık ve sabıkalılar oldukları kaç kez ortaya çıkarıldı. Bu başarılarından dolayı ‘cesur yürek ve kahraman polislerimizi’ yürekten kutluyorum… Tabii ki her meslekte olduğu gibi, aralarında çürük dişler de var. Bunları da ortaya çıkaran yine yiğit polislerimiz. Bu anlattıklarımdan şu sonuca geliyorum: Mutlaka ve mutlaka resmi araçlar dahil, kontrollerde ‘geçiş izni’ verilmeden kontrol edilmelidir. Şeytan’a uyanlar, ama ya kullanan, ya da içindekiler kim varsa gereken yapılmalıdır. Hatırlıyorsunuz değil mi, bir kadın milletvekili Anadolu’nun bir kentinde, görevini yapan trafik polislerimize nasıl hakaret etmişti… Buna kim izin veriyor ya da göz yumuyorsa onun hakkında da gerekli işlem mutlaka yapılmalıdır. Zamanı gelince hesabı da mutlaka sorulmalıdır. Ama görevini kötüye kullanan ve vatandaşa kasıtlı, keyif içinde zorluk çıkaran olursa bu de cezasız bırakılmamalıdır. *- ŞÜPHE BAŞARIYI GETİRİR Menemen’de polisimizin başarısını anlatmaya çalıştım. Araç’ta ‘Okul Servisi’ yazıyordu. Aslında bu örtünmek içindi. Suçu gizlemenin yolu idi… Nereden mi biliyorum? İzmir Otobüsçüler ve Servis Araçları Esnaf Odası Başkanı Erdem Mert kamuoyunu bilgilendirici açıklama yaptı. ‘İzmir Menemen’de Uyuşturucu İle İlgili Yakalanan Aracın Odamız ve S Plaka Öğrenci Taşımacılığı İle İlgisi Yoktur’ dedi. Demek ki, aklına esen, yasak olmasına rağmen ‘giydirme’ denilen sistemi uyguluyor, aracına ‘okul servisi’ yazısını bile yazdırabiliyor… Umarım Seferihisar’da ve Menemen’de olduğu gibi her kentimizde polisimiz, hatta insanlarımız, çevreye karşı çok daha duyarlı olmalıdır. Bir ara yazmıştım: Halkapınar’da ve Kültürpark’ta yani Fuar’da iki güvenlik görevlimizin dikkatli davranışı ile bir ‘intihar’ önlenmiş, bir terörist ise harekete geçmeden ele geçirilmişti. Örnekleri çok… Bunları anımsadım… *- ÇOK KIZGINMIŞ Uygar Özesmi, ‘Ben Uygar. Bu mektubu çok zorlanarak ve karmaşık duygularla yazıyorum.’ Diyerek duygularını belirtmiş! Deprem hepimizi yaraladı… Sarsıldık… Herkes gibi ben de çok üzgünüm… Aramızda yakınlarını kaybedenler var… Evlerini kaybedenler var… Bu kayıplar olmamalıydı… Önlenebilirdi… Çok kızgınım… Evet deprem bir doğal afet… Ama bu yıkım doğal değil! Bilim vardı… Araştırmalar vardı… Uyarılar vardı… İhmal ettiler… Sorumlular cezasız mı kalacak? Merak ediyorum… Yardıma koşan ya da koşmaya hazır olan kurumlara kolaylık sağlanamaz mıydı? Ne beklendi? Merak ediyorum…’ dedikten sonra şu bilgiyi de veriyor: Depremin ilk gününden bu yana, yurttaşlar tarafından 561kampanya başlatıldı… 818.890 kişi imzalarıyla bu kampanyaları destekledi. *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR