KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN

YAŞAR EYİCE *- KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN Siyasette, iç kısır çekişmelerde, asılsız söylemlerden, yalanlardan dolanlardan neredeyse kafamızı sıyıracak hale geldik. Günler aylar geçiyor, ama nedense bir türlü içimizi, kafamızı rahatlatacak bir habere bilgiye muhtaç hale geldik. Bu tatil gününde ben de sizin kafanızı daha fazla karıştırmamak, ‘haklı haksız!’ diye ayırım yapmadan bir güzelliği paylaşayım. 1 Aralık’ta, yani yılın son ayının ilk gününde İzmir önemli bir karma sergiye hazırlanıyor. Küratörü Dr.Yıldız Arun… Evet yanlış okumadınız, ‘Tıp Doktoru’ Yıldız Arun… Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinden emekli olur olmaz, gençliğinden bu yana boş zamanlarında ilgi alanı olan resme merak saran Yıldız Arun İzmir’i yurt dışındaki birçok uluslararası sergide özel davetli olarak gördük… Şimdi hem eserlerini sergiliyor hem de çok önemli bir görevi üstleniyor. İzmir’in diğer şehirlerden, örneğin İstanbul’dan da öteye taşıyor. Reklamı yok… Emeği çok… Fransa’dan Güney Kore’ye kadar, Arnavutluk, Kosova’dan Özbekistan, Azerbaycan’a kadar birçok ünlü Ressam ve eserleriyle tanışacağız. Tabii ki, birçok Türk ressamımız de Küratör Dr. Yıldız Arun sayesinde İzmirli, Egeli sanatseverlerle birlikte olacaklar. Listeye baktım; İçlerinde çok önemli ve tanıdık isimler var. Birkaç eseri evimin bir köşesini güzelleştiren Şefkat İşleğen’den söz edeyim. Namık Kemal Lisesi’nde sınıf arkadaşım, futbol ve spor camiasının yakından tanıdığı Prof. Dr. Çetin İşleğen’in sevgili eşi… Şefkat İşleğen’in bir özelliği de, ‘Yıldızlar ilmini’ çok iyi bilen, takip eden bir astronomi uzmanı… 23 Aralık’a kadar sürecek bu ‘Kırılgan Gerçeklik’ (Fragile Reality) sergisinde birbirinden değerli 24 ressamın eserlerini hayranlıkla izleyeceğiz. Az kalsın atlayacaktım; Tabii ki bu güzellikleri izlerken, gözümüz kadar ruhumuzu da dinlendirmeliyiz. Bu tamlamayı da, yani müziği de Gülten Taranç üstlenmiş durumda. Size Küratör- Ressam- Dr. Yıldız Arun’un ağzından ‘Kırılgan Gerçeklik’i anlatmaya çalışayım; ‘Dünyanın gerçekliği sert, katı, acımasız; kabuğu ve zırhıyla duvarlar ören, kuralları, dışlayıcı mekanizmasıyla kapalı devre sistemi olan. Dolayısıyla kırılgan gerçeklik, bir oksimoronu tarifler; yeryüzünün sert kabuğunun altında kırılgan gerçeklikler yatmakta. Bu kırılganlıklar, zaman zaman çatlaklar arasından kendini gösterebiliyor. Atmosferimiz bir kırılgan gerçeklik, dünyamız kırılgan gerçeklik, kadınlar ve çocuklar kırılgan gerçeklik, insan ilişkileri kırılgan gerçeklik…’ *- MUTLULUK ELİNİZDE Sevgili okuyucularım: Nedense herkes kocaman şeylerin peşinde koşuyor! Oysa mutluluk; küçücük şeylerde saklı… Çünkü küçücük gibi görünen şeyler aslında kocaman mutlulukların anahtarıdır. Çok öfkeli ve mutsuz bir topluma dönüştüğümüz için hiçbir konuyu dozunda ve aklıselim argümanlarla tartışamıyoruz. Her taraftan pek çok insan da sorunları çözmek yerine karşı tarafa saldırarak deşarj olma derdinde. Bu halden nasıl çıkacağız. Tabii ki, sanatla… Paylaşılan güzelliklerle… Bunun için kendimize ne yapıp edip zaman ayırmalıyız… Tatil günü olduğu için, bir okuyucumun söz ettiği gibi, bunu da yazmak istiyorum; Nadiren dank ediyor ama insan sevdiğine sıkı sıkı sarılmalı. Aile midir artık o, iyi hissettiren arkadaş mı, aklını başından alan sevgili mi,? Aklını o kadar da başından almayan ama huzur veren sevgili mi orasını bilemem. Ama; 3A'dan da (aşk,arkadaş,aile) yüzü gülen kıymet bilsin… *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR