AYNI KAPIYA ÇIKIYOR

YAŞAR EYİCE *- DAHA ÇOK YAZARIZ Şimdi size bir ‘siyaset masalı!’ anlatacağım! Önce ‘kınamalardan’ söz edeyim! Tanju Özcan şöyle diyor; ‘Makam ve mevki uğruna parti değiştirenlerden olmadık çok şükür. Nazilli Belediye Başkanını kınıyorum… Siyasetçi ilkeli olmalı… Ben eleştirdiğim CHP yönetimince 1 yıl süreyle ihraç edildim! Birileri bizi de süslü tekliflerle davet ediyor. Ama bir yere gitmiyorum. Çünkü omurgalıyım!’ Konuyu bir de milletvekilliği de yapmış bir meslektaşımızın ağzından dinleyelim: Barış Yarkadaş da şöyle diyor: ‘CHP, Nazilli Belediye Başkanlığı’nı rahatlıkla kazanabilecekken, aday çıkarmadı ve İYİ Partili Kürşat Özcan’ı destekledi. Özcan kazandı. Özcan, 3 Meclis Üyesi ile AKP’ye katılıyor. Böylece Aydın Büyükşehir’de çoğunluk AKP’ye geçiyor. Neresinden tutsan elinde kalıyor…’ ‘Siyaset bu!’ deyip geçeceğim ama bu tür transferlere ben de kesinlikle karşıyım… Ama bizim sözümüz geçmiyor ki… Vatandaşın geçiyor mu? Kesinlikle hayır… Menfaat ve beklenti olduğu sürece bu böyle gelmiş, böyle gidiyor… Şimdi de bir üçüncü kişiden söz edeceğim… İlke Curacı’dan… Dört gün önce yazmıştı; ‘99 yerel seçimleri. 11 yaşındayım. Datça’dayız, seçim akşamı babamla CHP'nin seçim ofisine geldik. Büyük bir coşku var içerde. Şimdiki Nokta Pastanesi'nin olduğu yer buluşma noktasıydı. Bir seçimle ve seçim zaferiyle ilk kez tanışıyorum. Coşku o kadar yüksek ki bir masanın üzerinde buldum kendimi. En büyük CHP bayrağını aldım elime. O bayrak ile Erol amcanın arkasından o zamanın Turgut Özal Meydanı şimdinin Cumhuriyet meydanına bir yürüyüşüm var. O günü hiç unutmuyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Bayrağını ilk kez Erol amca sayesinde tuttum ben. Bir daha da bırakmadım. Mekânın Cennet olsun Erol amca. Mekânın cennet olsun Başkanım…’ Her zaman söylüyorum; Asıl partili oy veren ve bir partiye yürekten sempati duyan vatandaşlardır, diye… Yoksa bir partinin rozetini göğsünde taşıyanların partileriyle hiç ama hiç ilgileri yoktur! Madem ‘siyaset masallarından’ söz ettim… Bir hikaye daha anlatayım: Bunu da yine bir gazetecinin ağzından vereyim, Tabii ki bu isim de Barış Yarkadaş’ın kontrası… Hadi Özışık diye televizyonlara çok çıkarılan bir isim… O da, şöyle demişti, televizyondaki canlı yayında… Videosu da var… Parti adını vermeyeceğim… Hadi Özışık da şöyle diyor; ‘A Partisinin önemli bir ismiyle konuştum. Dedi ki; ‘Biz artık şirazeden çıkmışız. Koltuk, makam, para arayışı bizde, cep doldurma derdi bizde; yolsuzluk, hırsızlık almış başını gidiyor.!’ Konuşmanın devamı var… Ben halimizi anlatmak istedim… Bu böyle gelmiş böyle gidiyor… Umarım önümüzdeki seçimlerde ve sonrasında partilerimiz hem üyelerini hem de yönetici kadrolarını çok daha titiz seçerler, ince eleyip sık dokurlar… Hepimizin dileği bu… Yazıma önem verdiğim için bir ilave daha yapayım,, Polisimize teşekkür etmek istiyorum. Mersin’de ‘Kadınların yolda yürüme özgürlüğüne’ saldıran Ahmet ve Bilal 12 saat içinde yakalandı. Olay anından itibaren yüzlerce görüntü tarandı, yüzler tespit edildi 12 saat içinde yakaladılar. Tabii ki bunun için muhteşem diyebileceğimiz önemli bir efor sarf edildi. *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR