GÜZELLİKLER İÇİNDE GEÇİRELİM

YAŞAR EYİCE *- SIKINTI BÜYÜK Sıkıntılı bir haftayı geride bıraktık! Siyasetteki sıcak gelişmeler bir yana yeni zamlarla tanıştık. Bu arada 10 binin üzerindeki ‘ücretli’ öğretmenlerimizin sıkıntısını yaşadık. Düşünebiliyor musunuz? 10 yıldır tayinini bekleyen ama ‘ücretli’ olarak görev alan bir öğretmenimizin 30 saat sonrasında eline geçen aylığın 2 bin 300 lira civarında, yani asgari ücretin neredeyse yarısı kadar maaşla geçinmeye çalışıyor. Geleceğin doktorlarını, mühendislerini yetiştiren bu öğretmenlerimiz acaba kendi ailelerini ve tabii ki çocuklarını eğitimini nasıl sağlıyorlar. Çocuklarının beslenme çantalarına yiyecek bir şeyler koyabiliyorlar mı? Yaz tatili ile birlikte bu öğretmenlerimizin aylıkları da kesilecek… Yani ‘işsiz’ kalacaklar… Sıkıntı büyük! Ama bu güzel tatil günü sizleri daha fazla üzmek istemiyorum. Sözü emekli bir öğretmenimiz Nermin Cengiz’e vermek istiyorum… Her şeye rağmen Nermin Cengiz öğretmenimiz bakın aklından ve gönlünden geçenleri nasıl dile getirmiş? *- KİMİNİN GÖZÜ PARADA ‘Şu anda bir diziyi izliyorum, sevgiyle, heyecanla! Aile bağları, ailenin önemi, aile sevgi saygısı ne kadar güzel anlatılıyor. Hayranlıkla izlememek mümkün değil. Bu güzelliklerin yanı sıra aileden kötü bireyler de çıkabiliyor. Paraya tapan, paranın ana baba kardeş önüne geçebildiğini de izliyoruz. Ailenin beraberliğine önem veren, aile bağlığının önemini anlayan bireyler el birliğiyle, hiç bir işten gocunmadan, el ele vererek geçinmeye çalışmanın, gayret etmenin, ‘bir elin nesi var iki elin sesi var’ cümlesinin gereğini yerine getirerek sevgiyle şükürle geçinmeye çalışmaları ve hayattan bağlarını koparmamaları hepimize örnek olmalı. O yer sofrasındaki sohbetleri, hep birlikte mutlulukla çay içmeleri bana kocaman mutluluk veriyor. Ya paraya değer veren Servet, paranın içinde, köşkde bir eli yağda bir eli balda ama aşırı mutsuz, sevgiden yoksun zavallı diyorum. Demek ki başımıza gelen zor durumlarda ailenin el ele vermesi, birbirlerine destek olması, hayata sarılıp sevgi saygı bağıyla bağlanmaları tüm sıkıntıların aşılacağını gösteriyor. Bu bağlılıklar da mutluluğu, huzuru oluşturuyor. Ayrıca kötülük yapan, sevgiden yoksun kişiler kötülük bulurlar ve düştükleri yerde de kalırlar. İyilik yapan, sevgi dolu yüreklere sahip olan kişiler de iyilik bulur ve düştükleri yerden kalkabilmeyi başarabilirler. Ben her zaman maddiyatı maneviyatın önünde tutanlara üzülürüm. Sevgi dolu yürekle yaşayan kişilerin şartları ne kadar kötü olsa da ne kadar mutlu olunduğunu bilemedikleri için… Hepimize sevgi dolu, sağlıklı bir ömür diliyorum canlar…’ *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR