SÖYLEYEYİM, YÜZLERCE FİDANIN HEPSİ ÇÖPE GİDECEK!

YAŞAR EYİCE *- DUYUNCA ŞAŞIRDIM Eğer doğru ise çok ilginç! Bir meraklı araştırmış ve çıkarmış… Sonra da şu soruyu hem kendine hem de bize sormuş; ‘Dünyayı Kim Yönetiyor?’ Biden mi? Yani Amerika mı? Ya da şu an aklında Ukrayna olan Putin mi? Yani Rusya mı? Ve üçüncü bir kişi? Xi mi? Adını belki bilen fazla kişi yok, ama ülkesini biliyoruz? Çin! Nedense ‘Komünizmle yönetilen Çin’in bu yönetimini ele alan hiç kimse yok! Çünkü onunla iş yapan, ticaret yapan sadece parayı düşünüyor ya, bundan… Bence de normal… Dünya ekonomi ve çıkar üzerine kurulu… Belki de çok kişinin işine geliyor, Çin’in özellikle Amerika’ya kafa tutması… Bir de kapıları girişimcilere, para getirenlere sonuna kadar açık… Ama hepimiz, NATO’nun da herkesin yıllardır korktuğu bir ülke olan Rusya bile ‘Komünizmden’ hiç söz etmiyor… Soru şuydu? ‘Dünyanın sorumlusu kim?’ ABD, Rusya veya Çin? Bu soruyu tartışanlar, herhangi bir sonuca varamadan, anlatılanlara göre, Hindistan Başbakanı ‘Narendra Modi’ye döndüler ve ona sordular.’’ ‘Dünyadan Kim Sorumlu?’ Modi yanıtladı: Tek bildiğim: 1. Google CEO'su bir Hintlidir, 2. Microsoft CEO'su bir Hintlidir, 3. Adobe CEO'su bir Hintlidir, 4. IBM CEO'su bir Hintli, 5. TWITTER CEO'su bir Hintli, 6. Net App CEO'su bir Hintlidir, 7. MasterCard CEO'su bir Hintlidir, 8. DBS CEO'su bir Hintlidir, 9. Novartis CEO'su bir Hintli, 10. Diageo CEO'su bir Hintli, 11. SanDisk CEO'su bir Hintli, 12. Harman CEO'su bir Hintli, 13. Micron CEO'su bir Hintli, 14. Palo Alto Networks CEO'su bir Hintlidir, 15. Reckitt Benckiser CEO'su bir Hintli, 16. IBM CEO'su bir Hintlidir, 17. Britanya Şansölyesi bir Hintlidir, 18. İngiltere'nin İçişleri Bakanı bir Hintli, 19. İngiltere'nin bir sonraki Başbakanı bir Hintli olacak, 20. İrlanda'nın son Başbakanı bir Hintliydi ve Amerikan Başkan Yardımcısı Hintlidir. Peki Dünyayı kim yönetiyor? Çok ilginç değil mi? İnanılmaz! Biz dünya harbinden, nükleer felaketlerden söz ederken, insanların açlıkla karşı karşıya kalabileceğini konuşurken, ama doğru ama yanlış nelerle uğraşanlar var? Ben bunları bilmiyorum ama bildiğim şu; Hindistan şu anda ‘uyuyan’ bir dev… Evlerini ofis olarak kullanıyor ve Amerikan şirketleri başta olmak üzere birçok fabrikaya, sanayi tesisine ‘yazılım’ yapıyor, ihraç ediyor, büyük paralar kazanıyorlar… Bu konuda dünyada bir numaralar.. Birkaç yıl önce ekonomi ve politika sayfalarında, iş dünyasında şu soruya yanıt aranıyordu: ‘Çin mi, Hindistan mı?’ Ben bir toplantıda ‘Hindistan’ demiştim… Çünkü Çinliler en büyük taklitçidirler… Her şeyin tıpa tıp aynısını yaparlar… Turist olarak gezerler fotoğrafını çekerler ve taklit hazırdır. Neden Japonlar daha öndedir.. Çünkü onlar artık Almanlar gibi sağlamcı olmuşlardır… Bilmem bazı noktaları anlatabildim mi? *- BENCE YANLIŞ Ben önerdim ama böylesini değil! ‘Kentler beton yığınına döndü, yeşili unuttuk’ demiş ve şu öneriyi yapmıştım: ‘Avrupa’nın bazı şehirlerinde olduğu gibi, birincisi balkonlarda bodur ağaçlar yetiştirilecek. İkincisi ana caddeler ve çarşılar başta olmak üzere büyük saksılar içerisinde saksılarda ağaçlar büyütülecek. Tabiii ki bu fidanlar vatandaşlara adeta zimmetlenecekler. Büyüdükçe yerleri de değişebilecek. Aynı zamanda çanak çömlek yani toprak sanayi de ilerleyecek. Başka türle kentlerin yeşillendirilmesi imkânsızdır. İşin özeti bu… Ama belirttiğim gibi böylesi değil… *- 45 DAKİKADA BİTTİ Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası etkinlikleri kapsamında İzmir Orman İşletme Müdürlüğü tarafından Karşıyaka Çarşısı girişinde bin adet defne ve fıstıkçamı fidanı vatandaşlara ücretsiz dağıtıldı. Millet ‘bedava’ diye uzun kuyruklar oluşturdu. Acaba bu bin fidanın kaçta kaçı yeşilliğini koruyacak çöpe gitmeyecek? Soruyorum: Bir ara moda idi! Yine böyle kuyruklar oluşur, herkes kapmaca oynardı. Acaba kapıştıkları hangi çam fidanı büyüdü, ya da yerinde duruyor? Yapmayın etmeyin beyler, emeğe de paraya da hepsinden önemlisi bu fidanlara yazık oluyor. İsteyene verin, satmayın.. Örneğin ‘yazlıkçılar’ dediklerimiz kimselere… Hatta belediyelere… *- GEÇ DE OLSA DOĞRU DÜŞÜNCE Daha önce yazmıştım ve sık sık yazmaya, hatırlatmaya çalışacağım… Serbest Bölge’nin hemen karşısında, ya da Fuar İzmir’in karşısında veya Havaalanı yolu üzerinde ‘Optimum’ isimli bir alışveriş merkezi var. Şimdi yana doğru iyice büyüdü… İşte bu merkez açıldığında, İzmir Protokolü ile medya mensuplarına bir davet verdiler. Ben de davetli idim. Tahmin edeceğiniz gibi yine bu sütunlarda ‘Olmaz böyle şey!’ diye davetlilerin bir fidan fazla almak için nasıl üşüştüklerini yazmıştım. Sanıyorum uzun bir süre sonra patronun yakınlarından Ersel Bey beni ziyaret etmek istediğini söyledi. ‘İşsiz kaldı!’ diye düşündüm… Meğer yurtdışından aramış, ‘Git gönlünü al, bir de hediye paketimizi verirken, önerisinin doğru olduğunu söyle. Bir daha biz kesinlikle hiçbir davetimizde fidan dağıtmayacağız’ talimatını vermiş… Yazıyı da belki de tesadüfen internetten okumuş…. Özetin özeti bu…