MÜCAHİT SÖYLEDİ; 'ATKİM KADAR BAŞINIZA TAŞ DÜŞSÜN!... 5 BİN LİRAYA HERKES RAZI OLUR...

YAŞAR EYİCE *- TUZAK BÖYLE OLUR ‘Vurucu tim!’ bile bunların yaptığını yapamaz… Yandaş medya, bazı olayları saptırmak için o kadar iyi ve başarılı çalışıyor ki, bunlara kargalar bile gülüyor!. Başlık şöyle; ‘Deniz beni sattı!’ ‘Başlarına taş mı düştü?’ diye düşündüm… Çünkü bu adı taşıyan bankadan aldıkları ilanlarla neredeyse yeni bir matbaa kuracaklar… Velinimetleri bunları nasıl satar! Ancak, ‘satışları yerlerde sürünüyor, bunlara verdiğim reklamın dörtte birini yerel gazete ve internet sitelerine versem, çok daha yararlı olur!’ diyerek gerçeği yaşama geçirirlerse o zaman bunların dediği olur! Bu arada belirteyim; Bir banka daha piyasaya giriyor… Şöyle geriye bakıyorum ve ‘Neler geldi, neler geçti!’ diyorum… ‘Beni sattı!’ diyen, İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden alınan Menemen’in hapisten çıkan önceki belediye başkanı Serdar Aksoy imiş… Başkan yardımcısının ‘yasal değil’ diyerek, hurdaların satışına karşı çıkması ile CHP tarafından ‘partiden atılmak üzere’ disipline verilmesi üzerine istifa etmiş ve bağımsız olmuştu… Ama şimdi partililere göre, önceki partisine karşı ‘silah’ olarak kullanılıyor… Provokatör yapılıyor… Kendisini ‘siyasette sattığını’ ileri sürdüğü kişi ise CHP İl Başkanı Avukat Deniz Yücel! Doğru veya yanlış, kısa süren Menemen Belediye Başkanlığı sırasında Serdar Aksoy partisinden istifa etmişti… Neden parti içi mücadelede bulunmadı da, şimdi ‘sahte evraklardan’ ve da ‘tanıklardan’ söz ederek ilgisi kalmadığı CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’i genel merkeze şikayet edecek… Köprünün altından çok sular geçti… Hakkını sadece mahkemede arayabilir, suçsuz olduğunu ortaya koyar, Menemen halkına bunu inandırır ve gerekiyorsa ‘bağımsız’ olarak belediye başkanlığına adaylığını koyar.. Ya da bir zamanlar kendisini cezaevine arttırmak için arka arkaya haberler yapanların böyle tuzağına düşmez, bunların haberlerinin yalan ve yanlış olduğunu mahkemede ispat eder… Ama söylediği bir nokta doğru… Bunu da sadece bir dile getirmiştik; CHP’nin hatasından, açık farkla kazanılan Menemen Belediye Başkanlığı, AKP’ye altın tepsi içinde hediye edildi. Tabii ki birinci hata, makam gereği İl Başkanı Deniz Yücel ve yönetiminn ikincisi ise Genel Merkez’in… CHP Genel Merkezi taşrayı, yani İzmir ve birçok kenti sadece kendilerine ‘oy veren, oy kazandıran sıradan yerler’ olarak görüyorlar… Bu durum tüm şikâyet ve sızlanmalara rağmen daha uzun yıllar süreceğe benziyor… AKP ne yaparsa yapsın, yarın Reis’i yani genel başkanı da Menemen’e getirsin, küçük miting yapsın ama bundan sonraki seçimi yine CHP’nin elinden alacağını düşünmüyorum… Mini miting gibi mini anket yapılsa bu durum ortaya çıkar… Şunu da kabul ediyorum; belki particiliği ve hizmetleri yadsınamaz ama Serdar Aksoy’dan sonra küçük seçimde CHP’li Meclis üyesi Avukat Deniz Karakurt hanım üzerinde ısrar edilmeliydi. Biraz da etrafın söylediklerine, isteklerine önem verilmeliydi. ‘Ben bilirim’ ya da ‘Benim dediğim olur!’ düşüncesi her iktidar partisinde olduğu örnekleriyle ortada.. Sonuçları da… Bu arada merak ediyorum: Bu yandaş medya, bir zamanlar İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ı yere göre sığdıramıyor, Başbakan ve AKP Genel Başkanı iken manşetlerden düşürmüyordu… Şimdi gözlerim yollarda değil da bunların sayfalarında… Mikroskopla arasam bile bulamıyorum… Ne zaman ki ‘iş arıyorum’ dedi, bunlarla da işi bitti herhalde… Buna vefasızlık denilmez mi? Ben ‘adamını tanı ve bil!’ diyorum… Menfaat ve beklenti bitince bazıları için her şey bitiyor, bir kahvenin 40 yıllık hatırı bile unutuluyor.. Bir ‘vefa’ örneği gösteriyim; Bazıları kızacak ama gerçek böyle: Van'ın en büyük ilçesi olan İpekyolu'nda, belediyede dönemin kayyumu tarafından kadrolaşan onlarca personel bulunuyor. Bunlardan biri de TÜGVA Edremit ilçe temsilcisi olan Doğan Nurses. Belediyede iki müdürlük koltuğunda oturan Nurses aynı zamanda başkan yardımcılığı görevini sürdürüyor. *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR