BİRAZ ARA VERELİM

YAŞAR EYİCE *- 6 CAN GİTTİ İki gündür süren ‘can alıcı’ fırtınayı biliyoruz… Buna İzmir’de bu sabaha karşı bir de ‘deprem’ eklendi… Kara kış habercileri mi? Bazı yurttaşlarımız önemli bir konuya dikkat çekmişlerdi; ‘Lütfen bir gün de olsa hazır yemek ya da motorlu kuryenin getireceği bir şeyler istemeyin, sipariş vermeyin!’ dediler… Seslerini İstanbul’da duyurdular; Dün akşamdan, bu akşamüzeri saat 18,00’e kadar motorlu kuryeler yasaklandı. Umarım benzer felaket çağrısı yapan bu türlü tabiat ve atmosfer olaylarında birçok ilimizde benzer uygulamalara geçilir. Zamanla yarışan ve yaşamlarını birkaç kuruş için tehlikeye atan bu insanlarımıza daha doğrusu ailelerine ve sevenlerine desteğimiz böylece olur. Ben de ‘yürüyüş’ yapmak zorunda olan bazı arkadaşlarıma ‘Bugün evden çıkmayın’ mesajı gönderdim. *- KARA KIŞ DESTEK HATTI İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda başlatılan kara kış destekleri kapsamında Kasım ayında 12 bin 573 aileye gıda paketi dağıtıldı. Gıdadan barınmaya, giysiden ısınmaya kadar tüm temel ihtiyaçlar için Kara Kış Destek Hattı’nı devreye aldıklarını söyleyen Başkan Soyer “Bu kış İzmir'de kara geçmesin diye 7 gün 24 saat aktif olacak destek hattımızı açtık. Tüm temel ihtiyaçlarınız için tüm imkanlarımızla yanınızda olacağız” dedi. Kara kış destekleri kapsamında Kasım ayında 12 bin 573 aileye gıda paketi dağıtıldı. Büyükşehir Belediyesi, 2019 yılından bu yana 244 bin haneye toplam 544 bin 569 gıda paketi ulaştırdı. 2022 yılında ise 61 bin haneye 130 bin gıda paketi ulaştırılması hedefleniyor. Büyükşehir Belediyesi, 2021-2022 yıllarını kapsayan kış ayları boyunca toplam 125 milyon lira tutarında sosyal yardım yapacak. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'li belediyelerin kış aylarında yurttaşlara destek olmalarının önemini vurgulamıştı. *- ARA VERİLMİYOR Bu arada; Karbonsuzlaşma Yolunda KojenTÜRK Konferanları'nın ilki "COP26 Sonrasında İklim, Enerji ve Finansman" başlığı ile 1 Aralık 2021 günü Saat 14:00'da yapılacak. Konuşmacılar: Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, İTÜ Öğretim Üyesi, SÜT-D Başkanı ve KojenTÜRK Onursal Üyesi Dr. Kubilay Kavak, Escarus Genel Müdürü *- SAKIN HA! Yaşamımızdaki en büyük tehlike nedir? Söyleyeyim: ‘Bir kereden bir şey olmaz!’ demek… Her türlü kötülüğün başlangıcı bu cümlededir: ‘Bir kereden bir şey olmaz!’ En basitinden sigara, içki alışkanlığı da bu cümle ile başlar; ‘Bir kereden bir şey olmaz!’ Kumar illeti de… Her şey ama her şey! Aklınıza ne geliyorsa ya da biliyorsanız… Bazen bu cümleyi bir yetkili bile eder ve hayatının gafını yapmış olur… Çünkü, ‘Bir kereden bir şey olmaz!’ tümleci çoğu kez bizim ‘ahlaksızlık’ olarak nitelediğimiz bir gelişme ile de sonuçlanır. Bir hikayeden, ya da bir filmden örnek vereyim… Bir birine deli gibi aşık, sonsuza dek birbirlerini sevmeye söz vermiş evli genç bir çift Diana ve David hayallerindeki yuvayı kurmaya girişirler. Diana başarılı bir emlakçıdır. İdealist ve parlak bir mimar olan David, bankadan aldığı ‘mortage’ denilen ipotek kredisiyle, okyanusun kıyısında, tam da hayal ettikleri gibi bir ev yapar. Bu mutlu çift için her şey yolunda giderken, ekonomik durgunluk ülkeyi vurur. David işini kaybeder! Bankaya artık evinin ipotek taksitlerini ödeyemez hale düşer. Beş parasız kalmıştır. Karı koca, Diana ile David baş başa verip bir çıkış yolu ararlar. Sonunda şuna karar verirler; David babasından 5 bin dolar ödünç alıp, kumarhaneleriyle ünlü Las Vegas’a gidip, bu parayla, evin ipotek taksitlerini ödeyecek kadar parayı kumarda kazanmak! Filmin bu sahnesinde, onları, şatafatlı bir kumarhanede görürüz. Başlangıçta şansları iyi gider! 25 bin dolar kazanırlar! Ama aç gözlülük öne çıkar! Kumar masasından kalkmazlar. Kaçınılmaz son onları da y
akalar; ellerindeki tüm parayı kaybederler… Türk dizilerinde de olduğu gibi, kumar masasında gözleri paradan başka bir şey görmeyen Diana- David çiftini biraz uzaktan izleyen milyarder John, çekici kadın Diana’ya tutulmuştur. John, bir fırsatını bulup genç aşık çifti akşam yemeğine davet eder. İşte esas hikâye ya da ‘utanç’ burada başlar… Milyarder, ahlaksız John David’e tam bir milyon dolarlık bir teklifte bulunur… Bundan sonrasını anlamışsınızdır. Diana’ya ‘Evin borçlarını bu hayırseverin verdiği para ile öderiz. Ben parayı alıp gideyim, sabah da sen arkamdan gelirsin!’ der… Ona göre de, John denen sözde hayırsever için de ‘Birkaç saatin hiç önemi yoktur…’ Ama bizim Türk örf ve adetleri için bir saniye bile önemlidir… Hiç kimseden bir beklentimiz de olamaz… Kendi gücüne güvenen kazanır… Bu tür ahlaksızlarla her zaman her yerde karşılaşırız… Filmlerde, hikâyelerde, kitaplarda ve yaşamın her anında… Yargı muhabirleri derneğinin Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci Muzaffer Tezel ile yaptığım bir konuşma sonrası bunları yazmaya karar verdim. Ahlaksızları ve ahlaksız teklifleri konuştuk… ‘Bir kereden bir şey olmaz!’ diyerek insanların günahına girenleri de… *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR