ÇİN YİNE AKLIMIZI KARIŞTIRDI

YAŞAR EYİCE *- AMERİKA’DA ÜRETİLMİŞ! 2008 yılında ABD Ulusal Bilimler Akademisi’nin PNAS adlı yayın organında yayımlanan bir tezde, ‘Burada en büyük ölçekte, yapay ve kopyalanabilir yaşam formunu ürettiğimizi bildiriyoruz’ ifadesi yer aldı. Tezde, ‘Araştırmamız sırasında 29,7kb uzunluğunda SARS benzeri koronavirüsün tasarlanması, sentezlenmesi ve canlandırılması tamamlandı’ ifadesi yer alıyor. Tezde ayrıca, SARS-koronavirüsünün farelerde bulaşıcı olduğu ve insanların solunum epiteline de bulaşabileceği kaydediliyor. *- SAKIN HA! ‘Koronavirüsün Babası’ olarak adlandırılan, ABD North Carolina Üniversitesi Epidemiyoloji Bölümü’nden Profesör Ralph S. Baric’in imzasını taşıyan söz konusu tezde, ‘Ekibimiz, çeşitli SARS benzeri koronavirüsleri tasarlayıp üretebilir’ vurgusu yapıldı. 30 yıl süren bir araştırma 1989 yılında virüslerin rekombinasyonu üzerindeki araştırma bulgularını açıklayan Baric, moleküler biyolojik yollarla farklı koronavirüslerin rekombinasyonu, klonlanması ve üretilmesi çalışmalarına başladı. *- 30 YIL UĞRAŞTILAR Verilere göre, 1983 yılından itibaren Baric’in katılımıyla yayımlanan 400’den fazla tezin 268’i koronavirüs ile alakalı. 30 yıllık araştırmalarında Baric ve ekibi, SARS benzeri koronavirüsleri yapay olarak üretme kabiliyeti kazandı. Baric, koronavirüs genlerinin sırlarını buldu, istediği virüsü üretme kapasitesine ulaştı. Nesillerce virüs yetiştirdikten sonra, Ağustos 2006’da farelerin hızlı bir şekilde ölmesine yol açan mutant virüsü keşfetti. İnsanlara da bulaşabilen bu yeni virüs, zatürre nedeniyle yüksek ölüm oranına da sebep oluyor. *- FORT DETRİCK İLE DE PAYLAŞILDI Baric’in çalışmaları incelendiğinden, birçok patentinin mucitleri arasında Fort Detrick’te çalışan araştırmacıların isimleri de görülüyor. Baric 2006 yılında kaleme aldığı makalesinde, rekombinasyon teknolojisinin biyolojik kitle imha silahlarıyla ilgili araştırmalarda kullanılabileceği uyarısında bulundu. Ancak savaş kışkırtıcılarına göre Baric’un uyarısı ‘reklam’ niteliğinde. Peki, koronavirüsün babası Baric, biyolojik silah olarak kullanılabilecek başka virüs de üretti mi? Bu, soruşturulması gereken bir mesele. Bilinen şu ki, Baric SARS çalışmaları adı altında yıllardır koronavirüslerin genleriyle oynuyor. *- ‘FARKLI CORONA AŞILARI KARIŞTIRILMAMALI’ ABD’de Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) Pfizer’ın aşısına tam onay verdi. Ülkede üçüncü doz Corona aşısının da uygulanmasına sınırlı olsa da başlandı. Dilge Timoçin’in sorularını yanıtlayan bulaşıcı hastalıklar uzmanı Doktor Shalika Katugaha, tam onay sürecinin aceleye getirildiği yorumlarına karşı çıktı. Salgının şiddetlendiği Florida’da Jacksonville Baptist Sağlık Hizmetleri’nin bulaşıcı hastalıklar direktörü Dr. Katugaha, üçüncü doz aşılarla ilgili de uyarıda bulundu: ‘Bu karar, aşının tam olarak onaylanmamış olmasından korkan daha birçok kişiyi aşı olmaya teşvik edebilir. Ayrıca şirketlere, üniversitelere ve diğer sağlık sistemlerine aşıyı zorunlu hale getirme imkanı verecek. Bu onay, bulaşıcı hastalıklar ve tıp camiası için çok heyecan verici bir haber.’ *- TAM ONAYLA BİRLİKTE “Salgınla ilgili çok fazla yanlış bilgi vardı ve yaygın olarak inanılan kötü söylentilerden biri aşının doğru şekilde test edilmediği ve çok erken piyasaya sürüldüğüydü. Bu gerçekten bu aşı tereddüdüne yol açtı. Ama şimdi bu tam ruhsatlandırmanın, bu kişiler için bir anlamı olacağı kanaatindeyim. İnsanlar büyük ihtimalle aşının daha az deneysel olduğunu ve daha fazla standartlaştığını düşünmeye yatkın olacaklar.” “Bu mutlaka aşının zorunlu olacağı anlamına gelmiyor, ancak farklı organizasyonların, sağlık sistemlerinin, üniversitelerin ve şirketlerin artık aşıyı zorunlu hale getirme olasılığının daha yüksek olduğunu göreceğiz.” “Hem Moderna hem de Pfizer şu anda çocuklarda klinik deneyler yürütüyor. Bu onayın 2021 yılının sonu ya da 2022’nin başında geleceğini umuyoruz.” - Takviye Corona aşısı uygulaması da birçok ülke gibi ABD’de de başladı. (ABD’de uygulanan aşılarda) Takviye dozda farklı tür aşı tercih edilebilir mi? “Daha önce olduğunuz aşının aynısını yaptırıyor olmalısınız. Yani ilk ikisi Moderna aşısıysa, üçüncü doz da Moderna olmalı. Pfizer aşısı için de aynı şey geçerli. Johnson ve Johnson'ı henüz bilmiyoruz. Hâlâ tavsiye bekliyoruz. Ancak şu andaki tavsiye, daha önce olduğunuz aşının aynısını yaptırmanız yönünde.” - Takviye doz aşılar, hamileler ve emziren anneler için güvenli mi? “Doğum ve çocuk sağlığı kuruluşları aşının hem hamilelik hem emzirmede güvenli olduğunu söylediler. Sadece bu da değil. Hamile kadınların ağır Corona virüsü enfeksiyonu geliştirmesi daha olası. Risk-fayda dengesine baktığımızda, ciddi enfeksiyona yakalanma tehlikesindense hamilelikte aşı olmak son derece güvenli. Emziren anneler için de anne sütü yoluyla bebeklerinize antikor sağlayabildiğiniz gösteren çalışmalar var. Bu yüzden hem aşı hem de takviye dozlar kesinlikle tavsiye ediliyor.” - Grip sezonu da kapıda. Corona aşısı olanlar grip aşısı olmalı mı? Olmalıysa iki aşı arasında bir süre olmalı mı? “Kesinlikle hepimiz hala grip aşısı olmalıyız ve aşıları aynı gün yaptırmamızın herhangi bir kontrendikasyonu yoktur. Yani isterseniz aynı gün grip aşınızı ve Corona virüsü aşınızı yaptırabilirsiniz. İki aşı arasında beklemeniz gereken bir zaman aralığı yoktur.” *- SUÇLU KİM? Urla’da oturduğunu belirten o bayanın kulaklarını en son Cuma günü çınlattım Yerel seçimlerden önce, yani iki yılı az geçmiş bir zaman diliminde, Urla’da yerel bir medya grubu bir anket yapmış, ‘Başkandan ne istiyorsunuz?’ ya da ‘Urla’nın en büyük sorunu nedir?’ şeklinde sorular sormuştu… Ben de ‘Birkaç önemli kavşaktan söz etmiş, yoğun yapılaşma başlamadan mutlaka buralara alt üst geçitler ile köprülü geçişler yapılması gerektiğini’ önermiştim. İşte bu dileğime, adını anımsamadığım bir kadın okuyucu o kadar şiddetle yanıt vermişti ki, unutulacak gibi değildi. Cuma günü ani bir gelişme nedeniyle İstanbul yolculuğuna çıktım. İskeleden, ağaçlı yoldan, jandarmadan kent içindeki kavşaktan paralı yol gişelerine doğru belki de 45 dakika süre geçti. Onlarca ya da yüzlerce araç kuyrukta… Bir ara, ‘Buradan ambulans ya da itfaiye nasıl geçecek?’ diye düşünürken, siren sesi duydum… Cankurtarana yol açmak için sürücüler büyük caba gösterdiler. Bir değil ki, belirli aralıklarla, yani biz ilerlemeye çalışırken iki cankurtaranın sürücüsü de yetişmek için belki de ecel terleri çekiyorlardır. Manisa’dan hatırlıyorum… Alt üst geçitleri bir ay içinde hizmete sokmuşlardı… Yani mühim olan istemek… Arada yazıyorum; Yıllar önce Erol Altun Karayolları bölge müdürü iken İnciraltı- Çeşme- Balçova yollarının birleştiği noktada mutlaka alt üst oto geçişlerinin yapılması gerektiğini anlatmıştım. Zamanın valisi konuyu ele aldı… Ön çalışmaları yaptırdı.. Tam temel atılacaktı ki, Ankara’dan ‘durun’ emri geldi… İnciraltı’ndan Karşıyaka’ya körfez geçiş tüneli ya da köprü yapılacağı ve bu nedenle çevre düzenlemelerinin yeniden yapılacağı açıklandı. Aynı günlerde Antalya’daki uluslararası toplantıda yandaş medyanın naklen verdiği yayında, Reis şöyle demişti: ‘Şu anda İzmir’de körfez geçiş tüneli yapılıyor!’ Yanlış yazmadım; ‘Yapılıyor!’ Kayıtlarda var… Bornova çıkışına kadar iki saate yakın sürede geldim. Yani; AKP İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, Karabağlar'da İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası'nı ziyaret etti. Bence iyi de yaptı. Çünkü İzmir’deki taksi şoförlerinin ve sahiplerinin bana göre yüzde 90’ı Reis’çi… Bunu sohbetlerden biliyorum. Kaya, ‘İzmir trafiği felç olmuş durumda. Sabah 8'den akşam 22.00'ye kadar süren bir trafik var. Okullar açılıyor, sorun katlanarak büyüyecek.’ diyor. İzmir'e konser için gelen ünlü bir sanatçının trafikte isyan ederek otostop çektiğini ve kendisini bir motosikletlinin arkasına atarak konserine yetişebildiğini de anımsattı. Doğru da, benim gibi İzmirliler merak ediyor AKP İzmir’e bu konuda ne yaptı, ne destek verdi? Aziz Kocaoğlu ‘Biz Ankara’ya para aktarmayalım, Ankara’da yani AKP hükümetleri de bize bir kuruş göndermesin. Üç yılda İzmir’in tüm sorunlarını, altyapıdan tutun da üst yapıya kadar kendi imkanlarımızla çözeriz’ demişti. Altınyol da çevre yolları da geçilmez durumda… Hani ikinci ve hatta üçüncü çevre yolları? Hani verilen sözler? AKP milletvekili ‘İzmir’e yazık oluyor?’ diyor… Doğru! Ama suçlu kim? Her zaman her an söylendiği gibi CE-HA- PE mi? *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR