DURUM DEĞERLENDİRİLMESİ YAPILMALI

YAŞAR EYİCE *- SABIR DİLİYORUM İstanbul Bayram’da işgal altında! Bunu Gazeteci Ümit Zileli’nin ağzından duydum… Kim bunlar? Suriyeliler ve Afganlar… Şimdi başımıza bir de Afganlar çıktı… Doç Dr. Lütfü Savaş’ın anlattıklarını ise hayretle dinledim… Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş geçenlerde bir çadırda yaşayan 26 yaşındaki Suriyeli karı-kocayı ziyaret etmiş.. 6 yıl önce Türkiye’ye gelmişler… Ve birer yaş ara ile 6 çocukları var. Yani bu 8 kişinin geçimini biz sağlıyoruz… Belki de önümüzdeki yıl 9 kişi olacaklar… Hatay’da bazı bölgelerde ‘Gettolar’ var… Yani buralara bir Türk genci ya da insanının girmesi kolay değil… Hatta imkânsız! Şu anda seçim olsa, bir belediye başkanı ve meclis üyeleri adaylarını gösterseler kesinlikle kazanırlar… Yani problem çok ama çok büyük! Bayramda gördünüz; Binlerce Suriyeli koşar adım sınırdan memleketlerine geçtiler. Akrabalarını gördüler.. Bazı alışverişlerde bulundular… Yani güvenlik içinde gittikleri gibi aynı şekilde geri döndüler… Düşünün bir odada 16- 17 çocuk barınıyor… Bunların ellerine kalem kağıt verilemiyor… Bilim adamı Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş’ın iddiası ise, bu çocukların ileride mutlaka en hafifinden uyuşturucu satıcısı olacaklarını iddia ediyor. Çoğunluğu ise terörıst olarak bazı gruplara maaş alarak hizmet edecekler. Hatay’dan günde 250 tır Basra ülkelerine ürün götürüyordu. Ya şimdi? Sıfır! Yani bir tır bile çıkamıyor… Bu eski hale sadece Suriye ile yapılacak anlaşmaya bağlı görülüyor. *- DUYARLI BİR ARKADAŞIMIZ Herhalde Nadide Hanım da benim gibi televizyondaki açık oturumu izlemiş olacak ki görüşlerini şöyle dillendiriyor: ‘Değerli arkadaşlarım, Amerika ve Rusya Afganistan'da Taliban'ı yenemedi ve hızla çekildiler. Kala kala bir Mehmetçiğim kaldı, hava alanını koruyacaklarmış. Laik demokratik Türk Cumhuriyeti kim oldukları bile belirsiz, son dönemde Afganlar tarafından yolgeçen hanına döndü. Bu gelenler ‘hasta mı, ajan mı, sapık mı neyin nesidir?’ kimse bilmiyor. Görünen o ki çok gençler ve yanlarında kadın ve çocuklar olmadan İran üstünden günde 1000 kişiyi bulan çoğunlukta kontrolsüzce geliyorlar. Avrupa istemiyor, Amerika ve diğer ülkeler de istemiyorlar. Emperyal ülkeler bu denetimsiz gelenleri bizim bakmamız konusunda ısrarcılar ve de arada para da veriyorlar. Bana göre etnik yapımız hızla bozuluyor, daha da bozulacak gibi görünüyor. Çok yakın bir gelecekte gettolar oluşacak. Kendi insanlarımız kendi ülkemizde yaşadıkları yerlerde artık barınamayacak duruma düşecek ve yaşadıkları yerleri terk edecekler. Zaten eğitimli, meslek sahibi gençlerimiz işsizlikten, parasızlıktan ve çok daha başka malum etkenler nedeni ile ülkemizden kaçıyorlar. Bana bir dostum 'faşitlik yapma' dedi. Faşizm çok başka bir şey. Ben ülkemi düşünüyorum. Çocuklarımızı, gençlerimizi düşünüyorum. Her gün Afgan'ı, Fas'lısı, Pakistanlısı, Suriyelisi , Afrikalısı dolarsa ve de bu gelenlere en ucuz iş gücü olarak bakılırsa, ya da vatandaşlık verip oy deposu olarak bakılırsa iç barışımıza ne olur? *- NE GÜNLERDEYİZ Geçenlerde bir haber vardı; ‘Suriyeliler eylem yapmış, Afgan'lıları istemiyoruz’’ demişler. Her yerdeler, büyük şehirleri istila ettiler. Bu bir çeşit işgaldir. Tecavüzler, hırsızlıklar, çeteleşmeler, kendi mafyaları ile daha da çok başımızı ağrıtacaklar.’ Saatleri kontrol ettim… Nadide Hanım, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan önce bu satırları kaleme almış… Yani onun etkisi altında olmadan… *- AHMET KAYA UYARDI Aslında bu konuya beni iten, düşündüren Milli Mücadele Partisi Genel Başkanı Ahmet Kaya oldu… Ahmet Kaya, ‘Küresel ısınma, kıtlık, susuzluk, kaos ve dış güçlerin uzay türü giysili eğitilmiş askerleri sokaklarımızda boy gösterecekler! Ülke ne hale geldi!’ gibisinden yazılar yazınca facebook tarafından sayfası bu kez yine 30 günlüğüne engellenmiş… İddiasına göre bir ‘kilise’ haberini paylaşınca böylesine ağır bir karar alınmış. Ahmet Kaya’nın son gönderdiği görüntülü haber şöyle: ‘Maltepe sahili Afgan kaynıyor… Yakında azınlık olacağız!’ Daha sonra ise bir dakika 09 saniye süren, sinirlerimizi bozan bir video görüntüsü geldi: Çoğu tuhaf görüntülü birçok kişi bir açıklık alanda, yani parkta bir genci düvüyorlar. Çoğunlukta oldukları için birçok kişi olaya müdahale edemiyor. Sadece bir görevli elindeki megafonla aralıksız anons yapıyor: ‘Polis geliyor, dağılın, yoksa sizin hepiniz toplanıp karakola götürüleceksiniz!’ diye… Tabii ki uyarıyı dikkate alan yok.. Belki de çoğu ne dendiğinden habersiz… Yani anlamıyor… Durum bu işte… *-