BAKALIM NE GÖRECEĞİZ

YAŞAR EYİCE *- BAŞKA ZAMANA KALDI! Kurban Bayramı da 9 günlük tatil de bitti… Bakalım bundan böyle gelişmeler istediklerimizin doğrultusunda mı gelişecek… Önce neden söz edeyim, beklediğimiz değişim ve gelişmelerden mi? Sevdiklerinizle birlikte sağlıklı ve nice güzel ve keyifli günleri nasıl yaşayacağız? Yani mutlu olacağız? Emeklimiz, memurumuz, işçimiz zor durumda. Çiftçimiz de zor durumda. Her yerde işsizlik var. Bu arada Tokatlı Şerafettin Ersin’den öğrendim: Tokat Tekel Sigara Fabrikası kapandığı gibi işsizliğe göç de eklenmiş. Her ne kadar İzmirli Bakan ‘Her şey yolunda!’ dese de uzmanlara göre ovalarımız kan ağlıyor. Yine iddialara göre; yanlış tarım politikaları ile üretim durma noktasında. Çiftçimiz borçlu. Tabiii ki, sayılan bu sorunlara daha birçok başlık eklenebilir. Sokaktaki vatandaş da değişimin anahtarını bekliyor. Bir ara gündeme gelmişti: Bazı yörelerimizde tütüne yasak var, üretim sınırlaması var. Kıymetli tarım ürünlerimiz gerektiği gibi ekilemiyor, üretilemiyor. Yine kaç gündür yaşadım, yaşıyoruz: Rize’de toprak kayıyor. Düzce’de sel geliyor. Artvin’de dereler taşıyor. Zonguldak’ta canlar gidiyor. Bazı kentlerimiz ise maden baskısı altında eziliyor. Doğa bizimle hesaplaşmasına devam ediyor. Tüm konuşmalar ise ya havada ya da rafta kalıyor. Bakalım; felaketlerden ne zaman ders alacağız? Bir ülkede adalete önem verilmeli, zamlar durdurulmalı, işsizlik bitirilmeli, yoksulluk azaltılmalıdır… Sorunlarımızı azaltacağımıza, nedense bir yenisi daha ekleniyor. Ya göçmen sorumumuza ne demeli? *- ARDINDA KALANLAR ‘20-23 Temmuz tarihleri arasında geçirdiğimiz Kurban Bayramının ardından yine söylenmesi gereken sözümüz var!’ diyor veterinerler… Söylediklerini şöyle özetleyebilirim. ‘Pandemiye rağmen kesim alanlarında yine kalabalıklar oluştu. İnsanlarımızın bir kısmının maskesiz olması ne yazık ki üzücüydü. İlk günün yoğunluğuna ve belirlenen alanlar dışında da vatandaşların kesim yapmasına istinaden ne yazık ki yine istenmeyen çevre kirliliği oluştu. Suyun yeterince kullanılmaması kesim alanlarında kan, dışkı gibi atıkların hemen uzaklaştırılmamasına neden oldu. Ayrıca işkembeler başta olmak üzere vatandaş tüketmek istemediği atıkları yine yığınlar halinde etrafta bıraktı. Elbette temizlik ekiplerince mümkün olan en kısa sürede toplandı bu atıklar ama, aslında bu manzaraların hiç olmaması gerektiği yine unutuldu. İnsanlarımıza ciddi sağlık sorunları yaşatan önemli zoonotik hastalıklardan biri olan Kist hidatik döngüsü yine kırılamadı. Atıkların bertarafı vatandaşımız tarafından uygun yapılmadı, doğal olarak temizlik ekipleri kesim ekiplerinin hızına yetişemedi. Herkes sadece tüketeceği eti düşünürken ülke ekonomisine katkı olabilecek yan ürün ve atıklar, başta deri olmak üzere yine ziyan oldu. Her yıl olduğu gibi ne yazık ki Veteriner Hekimler her kesim yerinde yeterli sayıda olamadılar. Çünkü mevzuat uyarınca, en çok bulunmaları gereken yerde veterinerlere gerek yoktu!’ *-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR