YASAR EYİCE
*- YERLİ AŞI 'TURKOVAC'
Corona virüsüne karşı geliştirilen yerli aşının üçüncü faz deneylerinde ilk dozun uygunlamasına başlandı.
Uygulamaya çevrimiçi katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aşının adının ‘Turkovac’ olduğunu açıkladı.
Video-konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Üçüncü fazının ilk uygulaması gerçekleştirilen bu aşımızla birlikte Türkiye artık bu hususta yeni bir dönemin kapılarını aralamaktadır" dedi.
*- YAŞ SINIRI 25'E İNDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, adının ‘Turkovac’ olduğunu açıkladığı aşı, Erciyes Üniversitesi ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı tarafından geliştirildi.
Erdoğan, Turkovac çalışmalarının, “hali hazırda Türkiye’de en ileri düzeye ulaşmış çalışma” olduğuna vurgu yaparak, diğer çalışmaların da en kısa sürede tamamlanmasının hedeflendiğini söyledi.
Erdoğan, bu aşamanın da öngörülen sürede tamamlanarak, aşının seri üretimine ve yaygın kullanımına geçilmesini umduğunu kaydetti.
*- HARARETLE BEKLEDİĞİMİZ
Bazen kanunlara bakıyorum;
‘Hap yap para kazan!’ cinsinden olanları fark ediyorum.
Zaten bundan yararlanmayan ya da yararlanamayan benden önce konuşmaya başlıyor.
Ama boşuna!
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son günlerde siyasilerle ilgili sık sık gündeme gelen yolsuzluk ve rüşvet iddialarına dikkat çekerek “’milyon vatandaşımız da iyi dinlesinler. Dostlarımızla beraber iktidar olduğumuzda ilk yapacağımız iş TBMM’ye birinci hafta içinde Siyasi Ahlak Kanunu sevk etmektir’ dedi.
Bence şart…
Şöyle böyle 50 yıl, yani yarım asırdan bu yana siyasete bakıyorum, ‘kirli’ yanlarını görüyor, anımsıyorum…
‘Kart sahibi yakınımdır!’ diye elinde, sigara paketinin arkasına yazılmış bir not sayesinde zenginliğin yolunu açanları da biliyoruz, her mahalle ve sokakta zengin yaratanları da…
*- ‘RÜŞVETÇİYİ KORUMAK’
10 bin dolar verilen siyasetçinin kim olduğunun halen açıklanmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, siyasetin kirlilikten arınması gerektiğini belirterek ‘ 83 milyon vatandaşımız da iyi dinlesinler. Dostlarımızla beraber iktidar olduğumuzda ilk yapacağımız iş TBMM’ye birinci hafta içinde Siyasi Ahlak Kanunu sevk etmektir.
Bu millete borcum var.
27,5 yıl devlette çalıştım.
Çok sayıda başbakan ile çalıştım.
Bütçe nasıl yapılır, vergi nasıl toplanır, harcamalar nasıl yapılır?
Bütün bunlara 27,5 yılımı verdim.
Ne zaman genel başkan oldum, müfettiş ordusu görevlendirdiler, ‘acaba Kılıçdaroğlu’nun açığını bulabilir miyim?’ diye.
‘Araştırın!’ dedim.
Boğazımdan aşağı haram girmedi ki.
O nedenle bir şey bulamadılar.
Siyasi Ahlak Kanunu’nu neden getireceğiz, siyaset kirlilikten arınmalı. Milletin vekilinin temiz olması lazım.
Ankara’ya gidip, milletvekili sıfatını taşıyıp, ihale peşinde koşan milletvekili istemiyoruz.
Temiz ahlaklı siyaseti Türkiye’ye getirmek zorundayız.
Şu ülkenin geldiği hali görüyor musunuz?
İktidar sahiplerine bakıyor musunuz?
Kimin eli kimin cebinde belli mi?
Bu ülkenin İçişleri Bakanı kalkar devletin televizyonunda ‘Bir siyasetçiye her ay 10 bin dolar para veriliyor’ diyor..,
Kim bu siyasetçi?
‘Kim veriyor?’ yeraltı dünyası, çeteler veriyor.
‘Kim bu siyasetçi?’hala belli değil.
Açıklamam savcıya söyleyeceğim, git savcıya.
Meclis Başkanına söyledim.
‘Kim bu adam çıkarın ortaya…’
Mektup yazmış güzel, cevap verin o zaman, kim bu adam?
Bir rüşvetçiyi korumak, rüşvetçiyle yan yana durmak demektir,,,(
*- KAPKARA BULUTLAR
Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde fırtınaya kadar her şey yolunda idi.
Ama görülmemiş kasırgade onlarca küçük balıkçı ekmek teknelerinden oldu.
Bu arada 10 gün içinde bir karar değişikliği oldu, mera hayvancılıkla uğraşan köylülerin ellerinden alınarak, mermercilere verildi.
Protestolar yapıldı, ama boş…
Ayvalık’ın tek balıkçı barınağının kapasitesi de, yarıya düşürüldü.
21 Mayıs tarihinde yaşanan fırtınada barınak yokluğu nedeniyle onlarca teknenin parçalandığını, çok büyük maddi ve manevi zararlara neden olduğunu hatırlatan Başkan Ergin, yeni balıkçı barınaklarının yapılması için mücadele edilirken, iki yıldır girişimlerde bulunulurken, tek balıkçı barınağının kapasitesinin yarı yarıya düşürülmesini kabul etmenin mümkün olmadığını dile getirdi.
Ayrıca en güzel sahil kesimleri önemli bir devlet kurumuna verildi.
Tabii ki buraları da tel örgü ile çekilecek sivil yaşamla yaşantı kesilecek.
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı sınırları içerisindeki Kestanelibahçe Koyunda yapılması planlanan günübirlik tesislerin ihalesine hayır demek için 22 Haziran Salı saat 13.00’te Cumhuriyet Meydanı'nda toplanılıp basın toplantısı yapıldı.
Yazılacak daha çok konu var.
Ama önce Ayvalık’ın üzerindeki kara bulutların dağıtılması lazım.
*- İKİNCİ ÜÇÜNCÜ MAAŞLAR
Binlerce yoksul ve işsiz insanlarımız gibi ben de kesinlikle karşı olduğum için tekrar paylaşmak istiyorum.
CHP İzmir Milletvekili Avukat Murat Bakan’dan kamuda çalışanların ikinci bir görev veya yönetim, denetim, kurul, organ üyeliği gibi görevlere getirilmesi halinde huzur hakkı veya başka adlarla nitelendirilen ödemeler almasının engellenmesi için kanun teklifi verdi.
Sonucu biliyorum:
Onlarcası gibi kabul görmeyecek!
Yeniliyorum:
İzmir Milletvekili Murat Bakan, bürokrat ve siyasetçilerin kamu görevlilerine getirilen yasak kapsamına alınıp hem emekli aylığı hem de kamudan ücret almasının engellenmesi ile kamu kurumlarında birden fazla görevde bulunarak birden fazla ücret veya aylık, huzur hakkı veya başka adlarla nitelendirilen ve ücret benzeri ödemeler almasını engellemeye yönelik kanun teklifi hazırladı, Meclis’e sundu.
‘Mutlu bir azınlık refah içinde yaşarken, vatandaşlarımızın çoğunluğu ise yarınından emin olmadan yaşam mücadelesi veriyor’ diyen CHP’li Murat Bakan, teklifin gerekçesinde şu ifadeleri kullandı:
‘Vatandaşa daha da kemer sıkmaları dayatılırken iktidar sahipleri birden fazla maaş alıyor!’
*-
Yorumlar
Yorum Gönder