URLA'den HABERİNİZ VAR MI?
YAŞAR EYİCE
*- Tarladan sofraya:
Topluluk destekli tarım
Bazen burnumuzun
dibindeki olaydan haberdar olmuyoruz.
Elin oğlu ya da kızı
uzaklardan gelip, gözümüzün içine batıra batıra ve keyifle haberi yalnız bize
değil dünyaya duyuruyor.
Haber şöyle:
‘Gıdasına sahip çıkan
insanlardan oluşan topluluk!’
Biliyorsunuz, şu
günlerde yalnız bizim değil tüm dünyanın gelecek için endişesi beslenmeden
geliyor...
Yani gıdadan...
Paran varsa da işe
yaramaz...
Belki de yakın zamanda
çoğunluk ‘Afrikalılır’ gibi olacağız...
Tabii ki varlıklılardan
ve hepsinden söz etmiyorum...
Sözünü ettiğim;
Sadece kemik hale
gelmiş çocuklar, siyahlar...
Şimdi konuya yani
İzmir’in Urla ilçesine gidelim...
Güzel İzmir’in Urla
ilçesine bağlı Kuşçular köyünde çamların arasında kendi sebze, meyvesini,
sütünü, peynirini üreten Şadan Güvenir isminde bir hemşehrimiz var.
Şadan Güvenir’in
çalışkanlığını duyan Amerika’dan yayın yapan bir haber merkezinin temsilcileri
Soner Kızılkaya ile Oğulcan Bakiler’e yaptığı açıklamada Şadan Güvenir’in
topluluk destekli tarımı kısaca şöyle tanımladığını belirtiyorlar:
*-Doğanın çağrısı
Çocuk doktoru olan eşi
Tamer Güvenir’le birlikte, Batı İzmir Topluluk Destekli Tarım (BİTOT) grubunun
üyesi olan Şadan Güvenir, emekliliğinin ardından Kuşçular’a yerleşmesini
‘Doğa’nın çağrısı’ olarak gördüğünü söylüyor.
‘Hepimizin gerçek ve
temiz gıdaya erişim hakkımız var. Maalesef buna ulaşamaz hale geldik” diyen
Şadan Güvenir, BİTOT’un doğal üretim yapan yerel üreticiyle gerçek gıdayı
tüketmek isteyenleri buluşturmak amacıyla kurulduğunu belirtti.
Topluluk üyeleri,
yıllar içinde birbirini daha iyi tanıyan, sadece gıda alışverişi yapmanın
ötesinde arkadaşlıklar da kuran insanlar.
Üreticiler, sosyal
medya üzerinden ellerindeki ürünlerin miktarlarını ve fiyatlarını bildiriyor.
Tüketiciler de hangi
üründen ne kadar istediklerini yazıyor.
Belirlenen günlerde
üreticiler ve tüketiciler doğrudan bir araya gelerek dağıtımı gerçekleştiriyor.
*- Tarladan sofraya
Yıllar içinde büyüyen
BİTOT’un içinden Güzelbahçe merkezli ‘Güzel Tarım Topluluğu’ doğmuş.
Ancak Corona virüsü
salgını nedeniyle yüz yüze buluşmalar bir süre askıya alınmış.
Salgın sonrasında
Güzelbahçe’de yapılacak ilk buluşma için Şadan ve Tamer Güvenir çifti kendi
ürünlerini arabalarına yükledi.
Ardından hemen
yakındaki tavuk çiftliğinden yumurtalar alındı.
Daha sonra bir tarladan
toplanan taze sebzeler de diğer ürünlerin arasındaki yerini aldı.
*- Siparişe göre
Tüketicilerle
buluşmadan önce buluşma yerine gelen üreticiler ve gönüllüler alınan
siparişlere göre, herkesin paketini hazırlamaya başladı. Amaç, virüs riskini en
aza indirmek.
Sadece meyve sebze ya
da süt ürünleri değil, reçel, bal, sabun, zeytinyağı, tarhana, erişte gibi
ürünler de var.
*- Emin oluyorsun
Tarladan sofraya ürünün
doğrudan gelmesini sağlayan bu sistem, aynı zamanda bir denetim mekanizmasını
da içeriyor.
Yerelde tanışan
insanlar, sık sık birbirini ziyaret ettiği için gıdaların üretiminde kimyasal
ilaçlar ya da gübreler kullanılmadığından da emin olabiliyorlar.
*- ‘Yediğim gıdayı
kimin ürettiğini biliyorum7
Bu da tüketiciler
açısından önemli bir güven unsuru.
Zaten üreticilere
verdikleri destek nedeniyle tüketicilere, türetici deniyor. Türetici Özlem
Özkan da, yerel üreticilerin desteklenmesi, yerel tohumların yaşatılması,
doğal, temiz ve adil gıdaya ulaşım için bu toplulukta yer aldığını söyledi:
‘Mümkün mertebe gıdamızı gıda topluluklarından, üreticilerimizden temin etmeye
çalışıyoruz. Üreticilerimize düzenli ziyaretlerde bulunuyoruz.
Ekim ve üretim
aşamalarını takip ediyoruz.
Birtakım kriterlerimiz
var.
Bu kriterleri
karşılayıp karşılamadığına bakıyoruz.’
*- Bilmek önemli
Ürünlerin, pazardaki
fiyatlara göre biraz yüksek olduğunu belirten Özkan, ‘Çocukken elmayı
tişörtümüze silip yerdik ya, son beş yıldır onu yapabilmenin mutluluğunu
yaşıyorum.
Soframa gelen
salatalığı kimin ektiğini biliyorum.
Yediğim peyniri kimin yaptığını
biliyorum.
Vişnenin, kirazın
nereden geldiğini biliyorum.
Sirkenin nasıl
üretildiğini biliyorum.
Bu çok büyük bir lüks
aslında’ diyor.
*- Üreticiye destek
Topluluk destekli tarım
üretici açısından ise bir çeşit alım garantisi işlevi görüyor.
Şadan Güvenir, bunu
‘Mesela topluluk içinde bir anketle ne kadar patatese ihtiyacımız olduğunu
belirledik. Tarlası bunu üretmeye uygun kişiyle görüşerek, ihtiyacımızı
bildirdik.
O da atalık tohumlara
ulaşıp bunları satın alacağını söyledi.
Biz de paramızı peşin
olarak verdik.
Ürettiği zaman ondan
patateslerimiz alacağız. En başından alım garantisi vermiş olduk’ sözleriyle
anlattı.
*- İlaçsız üretim
Daha önce konvansiyonel
tarım yapan ancak bir yıldır BİTOT üyesi olan üretici Hüsne Ergünal, ‘İnsanlara
daha sağlıklı ürünler yetiştirmek için ilaçsız üretim yapıyoruz. Tabii ki
hibrit tohum ve ilaçla daha fazla ürün almak mümkün. Ama biz bunu tercih ettik.
Daha sağlıklı. Eskiden
ürünlerimizi pazarcıya veriyorduk.
O kazanıyordu. Şimdi
daha iyi’ diye konuştu.
*- Üretim kadar
tüketimi de yaygınlaştırmak
Sadece İzmir’de değil,
Türkiye’nin farklı yerlerinde de topluluk destekli tarım grupları var.
Amaçları doğal gıda
üretimini ve tüketimini yaygınlaştırmak.
Bunda yerelliğin çok
önemli olduğunu vurgulayan Güvenir, ‘Aynı yerde oturan ve bu bilinçte olan,
temiz tüketmek, gerçek gıdaya ulaşmak isteyen kişiler zaten bir şekilde bu
toplulukları buluyor ya da kendi topluluğunu oluşturuyor’ dedi.
*-
**-
GÜNCEL
*- TOKİ konutları
inşaatı başladı
Bergama Belediye
Başkanı Hakan Koştu’nun seçim vaatleri arasında bulunan TOKİ Bergama
konutlarının inşaatı başladı.
TOKİ tarafından
Bergama’ya inşa edilecek olan 274 adet konut, 1 adet cami ile alt yapı ve çevre
düzenlemesi işi için inşaat sahasına 2 adet vinç kuruldu. Tünel kalıp sistemi
ile yapılacak olan inşaata her gün 6 adet dairenin betonarmesi atılacak.
İhale şartnamesine göre
500 günde tamamlanacak olan TOKİ Konutları’nın mücbir sebep olmaması halinde 12
aydan önce tamamlanarak hak sahiplerine teslim edilmesi hedefleniyor.
Çevre düzenlemesi ve
ağaçlandırma için yaklaşık 2 bin 800 adet bitki, çalı grubu kullanılacak olan
TOKİ’de ayrıca çocuk oyun alanları da düzenlenecek.
*-
Yorumlar
Yorum Gönder