ALLAH BİZİ BUNLARDAN KORUSUN, ÇOCUKLARIMIZI, TORUNLARIMIZI DA...


*- Yeter ki doğru olsun, gerekeni yaparız, Amerika’ya gönderilen paraları duyurduğumuz gibi...
*- TÜRGEV’in her ay devletten alacağı para en az 6 milyon TL olacak!.
*- AKP’li İstanbul Büyükşehir vermiş, inkar etmiş, şimdi ise ortaya çıktı..
*-  Kadınların kurşunlanması, çocukların taciz edilmesi, bebekle oynaması gereken çocukların anne olmalarının önene geçilmiyor. Resmi rakamlar ‘korkunç!’
*-
YAŞAR EYİCE
*-
Okuyucularımdan Serpil Nergiz, herhalde hafta sonu Urla’da yapılacak ‘Bağ Bozumu Şenlilkelerini’ öğrenmiş olmalı ki, ‘Günaydın üzüm severler!’ diye başlayan mesajını, şu cümle ile düzeltmiş:
‘Galiba şarap severler demem gerekiyor!’
Herhalde şarabıyla da ismini duyurmaya başlayan Urla’nın bu önemli servetini öne çıkarmış oluyor.
Bilmiyorum hatırlayan olacak mı?
Daha yakın zamanda, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde, AKP’nin üst yönetimi de, adını hemen unuttuğumuz Başkan adayı da ‘Urla Şarabını dünyaya tanıtacağız!’ sözünü vermişlerdi...
Ama unutup gittiler, biz yani Serpil Nergiz gibi hemşehrilerimiz de anımsıyor.
Aslında benim de gerçek dostum Ayfer Ülkü ile Hakan Ülkü ve Tolga Ülkü’ye sözüm vardı, bu güzelliği onlarla paylaşacaktım, bir sonraki yıla kaldı.
Can Yücel,  ‘Bağ Bozumu’ nu nasıl anlatmış:
Ayaklarıyla ezip fıçıya mı bastılar seni,
Nefti kasnaklı bir fıçıya.
Aldırma, kara üzüm!
Sen, o Kırmızı Şarabına doğru
İçten içe
Harıl harıl
Çalışmana bak, iki gözüm!’
Bunu sonraya bırakalım...
Bakın dünyada neler oluyor, neler?

*- Belgeyi CHP'ye verdi

ABD Hazine Bakanlığı Vergi Dairesi (IRS) AKP iktidarına yakınlığı ile bilinen TÜRGEV ve Ensar Vakıfları’nın ABD’de ortaklaşa kurduğu TÜRKEN Vakfı’na yapılan milyonlarca dolarlık bağış miktarını yapılan müracaat üzerine CHP ABD Temsilciliğine bildirdi.
CHP ABD Temsilcisi Yurter Özcan, Vergi Dairesi’ne yapılan resmi müracaatın karşılık bulduğunu belirterek, TÜRKEN Vakfı’yla ilgili 53 sayfalık belgenin ABD yetkilileri tarafından kendilerine ulaştırıldığını açıkladı.
Belgeler arasında TÜRGEV ve Ensar Vakfı’nın ortaklaşa ABD’de kurduğu TÜRKEN Vakfı’na kuruluş yılı 2014 yılından itibaren 2017 mali yılı sonuna kadar ’54 milyon 250 bin dolar’ (yaklaşık 330 milyon TL) bağış yapıldığı bilgisi yer alıyor.
Erdoğan ve Dilberoğlu, Fatih-İstanbul adresli iki vakıf temsilcisi olarak , ‘kuruluş belgesi’ başlıklı müracaat formunda, Türken Vakfı’nın amaçlarını sıralıyor, ‘Türk ve Müslüman öğrencilere güvenli, destekleyici, kültürel uygun konut sağlaması’ taahhüdünde bulunuyorlar.
Özcan, ‘5 sene önce kurulmuş bu vakıf New York’ta devam eden gökdelen inşaatı ve Muhammed Ali’nin Michigan’daki çiftliğini satın almak dışında pek bir faaliyette bulunmamış. Öğrencilere verileceği iddia edilen burslar ve diğer desteklere ne oldu?’ dedi.

*- Yeter ki doğru olsun.

Şimdi bazıları diyecek ki; ‘Hep iktidar partisi ile ilgili yolsuzluk ve usulsüzlükleri yayınlıyorsunuz.
Bu ülkede başka parti yok mu?
Diğer partilerde de bu işler olmuyor mu?
Hemen cevap verelim:
Birincisi yolsuzluk ve usulsüzlükler her ülkede iktidarda olan partiler için ekseriyetle geçerlidir.
Çünkü adı üstünde iktidarda olandır.
Muktedirdir.
Tüm devlet organlarını da onlar yürütür.
Yani devletin hazinesini harcama yetkisi vardır.
Dolayısı ile bu tür alengirli işleri de eğer yaparsa onlar yapar.
Biz de doğal olarak önümüze bu haberler geldiğinde iddia statüsünde yayınlarız.
Aynı iddialar başka parti için önümüze gelse merak etmeyin onları da yayınlarız ki arşive bakacak olanlar örneklerini görürler.
Bizim için aslolan milli menfaatlerdir.
Çekinmeden korkmadan kim yanlış yaparsa yazarız.
Yeter ki doğru olsun.

*- Devletin, yani bizim paralarımız...

Bakın yurttan bir benzer konuya daha gireyim;
Kaynak bir gazeteci arkadaşımız...
Üniversiteye yerleşen öğrencilerin en büyük derdi barınma ve beslenme!. Devlet Kredi ve Yurtlar Kurumu aracılığıyla üniversite öğrencisinin barınma ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılayamıyor.
Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı kısa adıyla TÜRGEV…
Erdoğan ailesinin gözbebeği olan vakıf!. .
Bilal Erdoğan ile Esra Albayrak’ın aktif olarak yer aldığı vakıf!. .
Şu sıralar ‘Her şey tamam! Bir sen eksiksin’ sloganıyla yurtlarına öğrenci arıyor.
Türkiye genelinde tam 46 yurdu var.
Ve 10 bini aşkın öğrencisi.
Bu rakamın bu yıl daha da artması bekleniyor.
Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarında öğrenci barındıran TÜRGEV gibi vakıf ve derneklere ‘para yardımında’  bulunuyor.
Geçen yıl başlatılan uygulama kapsamında TÜRGEV 2019-2020 öğretim yılıyla birlikte resmen para basacak!. .
Nasıl mı?
TÜRGEV yurdunda kalan öğrencilerden vakıf olarak bir ücret talep ediyor.
Bu miktar aylık en az 600-700 TL. Bazı özel odalar için rakam artabiliyor. İşte TÜRGEV bunun dışında Kredi ve Yurtlar Kurumu’ndan her ay bir öğrenci için 600 TL alacak.
200 TL barınma 400 TL beslenme parası!. .
10 bini aşkın öğrenciyi yurtlarında barındıran TÜRGEV’in her ay devletten alacağı para en az 6 milyon TL olacak!. .
TÜRGEV’in öğrenci başına geliri aylık ortalama 1500 TL’yi buluyor.
Bu rakamı 10 bin öğrenciyle çarptığınızda karşınıza 15 milyon TL gibi rakam çıkıyor.
Bu aylık gelir!. .
Öğretim yılına vurduğunuzda 150 milyon TL’yi bulan bir vakıf bütçesi ortaya çıkıyor. Tabii bu rakama ‘bağışlar’ dahil değil!.
Duymuşsunuzdur:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada aralarında Ensar Vakfı TÜRGEV Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı TÜGVA'nın da bulunduğu vakıflarla yapılan protokollerin feshedildiği belirtildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘Vakıflara aktarılan 357 milyon lirayı kestik!’ dedi.

*- Binayı dinci vakfa verip sakladı

AKP’li eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetiminin İslamcı Hüdayi Vakfı’na içerisinde yarı olimpik yüzme havuzunun da bulunduğu binayı tahsis ettiği ortaya çıktı.
‘Kadıköy Gençlik Merkezi’ adı altında yapılan projenin maliyetinin 9 milyon 338 bin TL olduğu öğrenildi
İBB’nin AKP’li eski yönetimi tarafından hazırlanan 2018 yılı STK Okul ve Yurt Faaliyet Raporu’nda Hüdayi Vakfı’na bugüne kadar bina tahsisi yapılmadığı belirtilmişti.

*- Güncelleme paylaştı

İzmirli Gözde Salur, kampanyasını  güncelledi.
‘Öncelikle Emine Bulut’un katilinin ceza ve iyi hal indirimi almaması için başlattığım kampanyaya imza verdiğiniz için teşekkürler.
Emine Bulut'un görüntülerdeki son sözleri  ‘ölmek istemiyorum’ olmuştu. Tüm Türkiye bu sayede cinayeti duydu, katile lanet okudu.
Peki ya duymadığımız kadın cinayetleri…
Merve Kotan daha 19 yaşındaydı ve Emine Bulut cinayetinden 3 gün önce sevgilisi tarafından öldürüldü.
Merve’nin ablası Esra Kotan kardeşi için başlattığı kampanyada cinayetle ilgili ‘ses ve görüntüleri kaydeden' birileri olmadığı için akıp giden bir haber olmaktan öteye geçemedi’ diyor. 
Bu kampanyayı görünce kayıtsız kalamadım ve sizlerle paylaşmak istedim.
Nasıl ki Emine Bulut’un ardından bir araya gelebildiysek aynı şeyi gencecik yaşında öldürülen Merve Kotan için de yapalım istedim.
Yüreği kan ağlayan bu ailenin adalet arayışına destek verelim.
Kadına karşı şiddetin durdurulması için somut adımlar atılıncaya kadar öldürülen, şiddete uğrayan her kadının sesi olmaya devam etmeliyiz!’

*- Eski eşi kurşuna dizdi!

İstanbul’da bir kadın eski kocası tarafından vuruldu. Ağır yaralanan kadın daha önce eski kocası hakkında şikayette bulunmuştu. Cani adam olay yerinden kaçarken, çok sayıda kurşun yiyen talihsiz kadın hastaneye kaldırıldı.
Yaralı kadının durumu ciddi. Polis her yerde zanlıyı arıyor.
Olay akşam saatlerinde Esenyurt’ta meydana geldi. Mukaddes D. Eski eşi tarafından takip edildi. Eski eşler karşı karşıya geldiği anda hararetli bir konuşma meydana geldi. Olay esnasında sinirlenen eski koca yanında getirdiği silahla birçok kez ateş etti. Olay esnasında yaralanan kadın yere düşerken, cani adam kaçarak uzaklaştı. Olayı görenler hemen polisi ve sağlık ekiplerini bilgilendirdiler. Yerde yatan kadına ilk müdahale yapıldıktan sonra hastaneye kaldırıldı.

*- Bilim bizim neyimiza?

Elin milleti bu asırda bilimsellikle uğraşırken biz bu asırda çocuk gelinlerle ve çocukken çocuğu olan çocuklarımızın derdi ile uğraşıyoruz. Yazık ki çok yazık.
Bunlar hep İslamı kendi kafasına göre tarif eden çarpık hacılardan hocalardan oluyor.
Onlara göre çocuk yaşta evlenmek caiz.
Halkın çoğunluğu da zır cahil olunca bunu meşru zannediyor.
Bunun çözümü; ya çocuklarla evliliğe yüksek ceza getirmek ya da bu hacı hocaların soyunu kurutup kutsal dinimizi bu hurafelerden arındırmak.
Başka çözümü olan varsa lütfen paylaşsın...

*- 1292 çocuk cinsel istismara uğradı

Urfa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, kentte geçtiğimiz yıldan bu yana yaşanan çocuk istismarı, cinsel taciz, cinsel istismar ve cinsel saldırı suçlarından yargılanan sanıkların verilerini açıkladı.
Baronun hizmet binasında düzenlenen toplantıya, Urfa Baro Başkanı Avukat Abdullah Öncel ve komisyon başkanı Avukat Esra Yurum Aktaş’ın yanı sıra çok sayıda avukat katıldı.
Geçtiğimiz yılın Ocak ayından bu yana kentte kendilerine ulaşan verilere göre bin 292 çocuğun cinsel istismara maruz kaldığını belirten Aktaş, CMK’den 92 erkek cinsel taciz sanığına, 31’i kadın olmak üzere 702 çocukların cinsel istismarı sanığına, 22 erkek cinsel saldırı sanığına avukat atandığını paylaştı.
 Aktaş, şiddete uğrayan, öldürülen, ihmal edilen, ticari ve cinsel sömürünün nesnesi olan alkol ve madde kullanan çocukların sayısının giderek arttığını, bu utanç verici tablo için aktif ve ivedi çözümler bulmak yerine sadece izlemekle yetinildiğini vurguladı.

*- Erken yaşta evlilik

Ülkede ve özellikle bölgede yaşanan ve engellenmesi için çok boyutlu çalışmaya ihtiyaç duyulan bir diğer konunun erken yaşta evlilikler olduğunu paylaşan Aktaş, erken yaşta evliliğin kadınların sırtlarına istenmeyen gebelikler, doğumda ve doğum sonrasında pek çok sağlık problemi, eğitimsizlik ve işsizlik yüklediğini söyledi.
Erken yaşta evliliğin bir insan hakları ihlali ve halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmesi gerektiğinin altını çizen Aktaş, ‘Kız ve erkek çocuklarına karşı cinsel şiddetin gerçek boyutları, ancak buzdağının görünen yüzü kadar bilinmektedir.
Yaşanan çocuk istismar ve ihmallerinin tekrar yaşanmaması için, yaşanan ihmal ve istismar vakalarının idari ve adli organlar nezdinde titizlikle takibi gerekmektedir.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, STK’ler ve belediyeler ortak işbirliği yaparak aileleri bu konuda bilinçlendirmelidir’ diye konuştu.

*- 274 çocuk doğum yaptı

Antalya Kepez Devlet Hastanesi’nde son iki yılda 274 çocuğun doğum yaptığı ortaya çıktı.
Yaşları 14 ile 17 arasında değişen ve aralarında yabancı uyrukluların da bulunduğu çocukların durumunu Antalya Barosu yargıya taşımaya hazırlanıyor.
Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı avukat Serap Ertuğrul aileler talep etmese de yargıya intikal eden istismar olayları hakkında ‘müdahillik’  talebinde bulunduklarını söyledi.
Yasa gereği çocuk doğumu gerçekleştiren uzmanların tutanakları Cumhuriyet Savcılığı’na ya da İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Çocuk Şube Müdürlüğü’ne bildirmek zorunda olduğunu hatırlatan Ertuğrul polis ekiplerinin uyruklarına bakmadan işlem başlatma mecburiyetinin bulunduğunu belirtti.
Unutmamalı, 'Çocuk istismarcılarını 'hasta' kılıfına sokmak istismarı meşrulaştırmaya yarar'...
Daha önce, İstismara uğrayan çocukları bildirmemişlerdi: 18 doktora hapis talebinde bulunulmuştu.

*-

***-
GÜNCEL

*- Piknikçilere farkındalık etkinliği

Bayraklı Turgut Özal Rekreasyon alanında kuru yemiş kabuklarının ve çöplerin yere atılmasını önlemek ve çevre temizliği konusunda farkındalık yaratmak amacıyla vatandaşlara kese kağıdı dağıtıldı.
Etkinliğe İzmir Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanı Çiğdem Aşıcı, Bayraklı Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Seyfi Küçük, Büyükşehir ve Bayraklı Belediyesi zabıta ekipleri ile Park ve Bahçeler Müdürlüğü Personeli katıldı.


*- : Ege Üniversitesi Zafer Yürüyüşünde

Büyük Taarruz'un 97. yıl dönümü dolayısıyla gerçekleştirilen   ‘Zafer Yürüyüşü’ne Prof. Dr. Hasan Mert’in liderliğinde bir grup Egeli genç katılarak Ege Üniversitesini temsil etti.
Ege Üniversitesi ekibi,   Zafer Tepe ve Dumlupınar şehitliği ziyaretlerinin ardından İzmir’e dönüşlerinde Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak tarafından karşılandı.

*- Dikili’de Demokrasi ve Emek Festivali Başlıyor

Dikili, üç gün sürecek olan zengin içeriği ve yoğun programıyla dikkat çeken bir festivale ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
30 Ağustos- 1 Eylül tarihlerinde Dikili'de düzenlenecek Dikili Kültür - Sanat, Demokrasi ve Emek Festivali için geri sayım başladı. Üç gün sanata ve sanatçıya doyulacak festival, içeriğiyle dikkat çekiyor. Konser, tiyatro, dans gösterileri, spor, sergi, atölye ve söyleşilerin yer aldığı festivalde birbirinden ünlü isimler de Dikili’ye akın edecek.

*-


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR