YALANLARI ORTAYA ÇIKIYOR, SOSYAL MEDYAYI SALLIYOR


*-  ‘alıntı’yı kendi yazısı gibi sunan, piyasada ‘bitmiş’ olarak bilinenlere, aklı başında sanılanların yorumları; ‘Helal olsun’, ‘Şahane’ ‘harika!’, ‘Bizi yazılarından mahrum etme!’... Bunlara ‘yuh’ desek yanlış olur mu?
*-  İmamoğlu ile AKP’den maaş aldığı belirlenen genç arasındaki diyalog da Bakan Soylu tarafından ‘Tokat yedi’ diye tanıtılınca, genç yandaşlara konuştu; ‘Bana tokat atacak daha anasından doğmadı. İmamoğlu bana tokat atmadı!.. Sosyal medya bu konuda iyice coştu... İmamoğlu’nun esnafı zorla dansa kaldırdığını da, bir kadına kafa attığını da, çocuklara tabletiyle hava attığını da görüntüleri ile görürsünüz... Gülmek serbest..
*- İstanbul’da bir hekimle görüştüm; ‘Oyunu atmadan İzmir’e gitme!’ dedi. Adı da kimliği de bende duruyor.  Daha önce arkadaşları sormuş, ‘Kime oy verdin?’ diye, o da ‘Tabii ki, dünya liderimizin partisine!’ diye yanıt vermiş...

YAŞAR EYİCE
*- Prof. Dr. Erkan Sevinç ile Prof. Dr. Can Karaca’ya kulak verdim...

Bu face beni çok şaşırtıyor!
Bir bakıyorsunuz, arkadaşlık isteği gönderenlerin yüzde 90’ı, hatta 99’u herkese olduğu gibi size de ilgisiz görülüyor.
Ya da bir bakıyorsunuz; adam, bir yerlerden arakladığı ‘felsefi’ sözleri, ya da ‘mantıklı’ ama olanaksız hikayeleri toplamış, paylaşmış.,,
Yani birçok portalda verilen ‘ilginç’ sözler...
Yan yana getirmiş...
O da ne, aklı başında sandığınız kişiler bile, ‘Harika’, ‘kalemine sağlık’ gibi övücü yorumlar...
Hani ‘yaş 70 iş bitmiş’ derler ya, böyleleri nedense, zamanında yaptıkları yatırımların karşılığını bu şekilde alıyor olmalılar.
Bence bu hareketlerin araştırılması lazım.
Nasıl, geçsen de geçmesen de ödeme yaptığın köprülerin hayranı işsiz kimseler gibi...
‘Her şey yanlış!’ diyorsunuz, ama onun umurunda değil, ‘Türkiye ‘n
İnanıyor...
Görmediniz mi?
CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı, daha doğrusu ‘seçilmiş başkanı’ Ekrem İmamoğlu’nun sözlerinin çarpıtılmış olduğu, daha doğrusu ‘montaj’ yapılarak, konuşmasının çarptırıldığını biliyoruz.
Biliyoruz ama ısrarla ‘doğru’ diyenler de var...
Bir genç ile bu konu üzerinde konuşması, ‘Bak gerçeği burada’ demesine rağmen, ‘inatla’ verilmiş talimatın gereğini yerine getiren gencin, meğer AKP’den maaşlı olduğu ortaya çıktı.
Bu arada söylemeden edemeyeceğim;
İstanbul’da şu anda yüzlerce genç, bir şekilde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kurumlarına alındı...
Yani 23 Haziran’a kadar işleri gerenti...
Ya sonrası...
Meçhul...
Parklar bahçeler, otoparklar, sosyal mekânlar, çay bahçeleri  ağzına kadar, müşteri ve konuklardan fazla çalışanlarla, personelle doldurulmuş durumda.
Diyelim, beklediğimiz gibi oldu...
Yani ‘seçilmiş başkan’ Ekrem İmamoğlu çift dikiş yaptı.
Yine elinden alınan mazbatasını aldı ve koltuğu oturdu...
Yukarı tükürse bıyık, aşağı tükürse sakal örneğinde olduğu gibi, ‘seçim için’ ‘oy için’ alınan bu kişiler ne olacak?
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘işsizim, iki üniversite mezunuyum, efendim’ diyen çocuklu kadına verdiği yanıt gibi mi hareket edilmeli?
‘Herkesi işe alacağız!’ diye bir sözümüz mü var?
Ama damat bakan beyin var;
‘Bu yıl 2 milyon 500 bin kişiyi istihdam edeceğiz!’ gibi açıklamalarda bulunmadı mı?
Ama ben resmen bir kişinin bile işe girdiğini duymadım...
Reis’in ağzından duyduğum:
Özel sektöre seslenerek, ‘Herkes 50’şer kişi işe alsın!’ talimatı...
Uygulayan var mı, bunu da bilmiyorum...

*- Her dönem ve teknoloji

Prof. Dr. Erkan Sevinç’i izmir’de tanımayan yok gibidir.
Sanat, edebiyat, fotoğraf, söyleşi, müzik deyince her taşın altından kendisi çıkar.
Türkiye’ye ilk kez, şimdi neredeyse tüm hekimlerin kullandığı ultrasonu getiren, tanıtan ve onlarca yüzlerce doktor yetiştiren de odur.
Ve yine Türkiye ile birlikte tüm Avrupa ve Afrika ülkelerinin radyoloji uzman hekimlerinin başkanlığını yapan, onları yönlendiren de bizim yardımsever insanımız Prof. Dr. Erkan Sevinç hocamızdır.
Geçenlerde uzun bir makalesini okudum...
Söylediği özetle şöyleydi:
‘Günümüzde hamilelik testleriyle gebelik durumu belirlenirken, bebeğin cinsiyeti ise ultrason cihazıyla saptanabilmekte.
Eski Mısırda ise bunlar zaten bilinebilmekteydi.
Ve bu bilgilere papirüsler sonucunda ulaşıldı.

*- Hamilelik testi

Eski Mısır Medeniyetinde bir kadının gebe olup olmadığı bir uygulama ile anlaşılabiliyordu.
Uygulamada bir adet arpa, bir adet de buğday dolu iki torba bulunuyordu. Hamilelik şüphesi bulunan kadın, her sabah idrarıyla bu iki torbayı ayrı ayrı sularmış.
Hamilelik şüphesi olmayan bir kadın bulunur ve o da diğer arpa ve buğday dolu torbaları idrarıyla sularmış.
Bu uygulamada hamilelik şüphesi taşıyan kadının idrarla sulamış olduğu torbalar, diğer kadının sulamış olduğu torbalardan daha önce çimlenirse, kadının hamile olduğu anlaşılıyormuş.
Eğer her iki kadının idrarla sulamış olduğu torbalar aynı anda çimlenirse, ortada hamilelik gibi bir durumun olmadığı anlaşılırmış.
Bu uygulamada hamile kadının arpa ve buğday torbalarının daha önce çimlenmesinin nedeni ise, hamile kadınların sabahki idrarlarında aşırı miktarda hormon bulunmasıdır.
Bu fazla hormon, daha önce çimlenmeyi sağlamaktadır.

*- Bebeğin Cinsiyeti

Bu medeniyette gebelik durumu anlaşıldığı gibi bebeğin cinsiyeti de anlaşılabiliyordu.
Hamilelik testini belirlemede bir arpa ve bir de buğday dolu torbalar kullanılmaktaydı.
İdrarla sulanan torbalardan buğday taneleri arpa tanelerinden daha önce çimlenirse bebeğin cinsiyetinin erkek, eğer arpa taneleri daha önce çimlenirse bebeğin cinsiyetinin kız olduğu anlaşılmaktaydı.
Bu uygulama 1933 yılında bilimsel olarak kanıtlandı.
Prof. Julias Manger laboratuarda kutuların içine kurutma kağıtları yerleştirmiş ve bunların üzerine de buğday ve arpa taneleri koymuştur. Ardından bu taneleri hamile bir kadının idrarıyla sulayıp, Eski Mısırda uygulanan bu yöntemin doğruluğunu bilimsel olarak kanıtladı.

*- Doğum Kontrolü

Mısırlılar kadınlarda kısırlığın tespitini de yapabilmekteydi.
Bunun için rahmin ağzına akşam yatarken soğan veya sarımsak yerleştirilirmiş.
Sabah kadının uyandığı zaman kadın genzinde soğan veya sarımsak kokusu duyarsa, kadının gebe olmasında herhangi bir sorun bulunmadığı anlaşılırmış.
Eğer kadın genzine koku duymazsa ise, kadının tüplerinin kapalı olduğu ve bu nedenle de gebe kalınmasının mümkün olmadığı anlaşılırmış.
Kadının kısır olup olmadığı anlaşıldığı gibi, kadın isterse gebelik durumu da önlenebilirmiş.
Bunun için kadın rahminin içerisine paslanmayan metalden yapılma gümüş veya altın yüzük konulurmuş.
Bu yöntem sayesinde kadının hamile kalması önlenebilirmiş.
Bu uygulamayı Arap kervancılar da Mısırlılardan öğrenmiş ve uzun çöl yolculuklarında dişi develerin hamile kalmaması için develerin rahimlerine temizlenmiş çakıl taşları doldurulurlarmış.
Sonuç:
Her dönem kendi teknolojisini yaratır...

*-

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı’nın önemli hocalarından biri de Prof. Dr. Can Karaca...
Eşi de kendisi gibi hekim (sınıf arkadaşı) olan Prof. Dr. Can Karaca, bir ara Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Sekreterliğini de hastane başhekimliğini de benzer çok önemli görevlerde de bulundu.
Dost insan Prof. Karaca aynı zamanda esprileri de bilinir.
Derslerinde tıp öğrencilerine o kadar ilginç mesleki bilgiler aktarır ki, bunları ansiklopedilerde bile bulamazsınız.
Hepsi Prof. Dr. Erkan Sevinç ‘in yazdıkları, anlattıkları gibi özeldir.
Erkan Hoca nasıl Mısırlıları ele almışsı, Hindistan’ın gizemini ve tıpta çok yıllar, hatta yüzyıllar önce tıp konusunda kendilerine has bilgilerinin ancak bir İngiliz doktor yüzbaşısı tarafından tespit edilerek, Avrupa’nın bilgisine sunulduğunu örnekleriyle Prof. Can Karaca hocamızdan öğrenebilirsiniz...

***-
güncel

*- Bu bir fırsat olabilir

Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi tarafından Sağlık Bakanlığı onaylı sertifikalı ‘İlk Yardım Kursu’ verilecek.
EÜ Hemşirelik Fakültesi İlk Yardım Eğitim Merkezinde düzenlenecek kurslar,  19-20 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek.
Kursa, temel ilk yardım eğitimi almak isteyen, 18 yaş üzeri ve en az ilkokul mezunu olan herkes katılabilecek.
Eğitim süresini eksiksiz tamamlayan kursiyerlere İzmir İl Sağlık Müdürlüğünce yapılan teorik ve uygulamalı sınavların ardından başarılı olmaları durumunda Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı '’İlk Yardımcı Belgesi’ ve ‘İlk Yardımcı Kimlik Kartı’ verilecek.
Son başvuru tarihinin 12 Haziran olduğu kurs, toplamda 16 saat sürecek. 20 kişilik kontenjanın bulunduğu kursun başvuruları için EÜ Hemşirelik Fakültesi ile iletişime geçilmesi gerekiyor.
*-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR