URLA'DA DA YAŞANMIŞTI

 






YAŞAR EYİCE

 

*- DÜŞÜNECEK HALİMİZ Mİ VAR?

 

Reklam şöyle:

‘Ailenizle birlikte yeni yılın gelişini karşılamak mı, yoksa Avrupa şehirlerini gezmek mi?

Siz nasıl bir tatil hayal ediyorsunuz?’

Bir uçak firmasının yeni reklamı böyle!

‘Yeni yılın gelişini karşılamak mı?’ diyor…

Ya pandemi bunları da şaşırttı, ya da bizleri ‘enayi’ veya ‘budala’ sanıyorlar…

TRT Spor Servisi’nin yaptığı gibi…

Aslında TRT Spor Servisi dememiz yanlış…

Çünkü onlar TRT’nin sözleşmeli elemanları…

Kaç kez yazıldı, çizildi; ‘TRT Spor Servisi’nde yetenekli ya da kadrolu kimse yok mu? Siz neden her program başına bu kadar büyük paralar ödüyorsunuz?’ diye…

Hatta konu kaç kez TBMM’de de gündeme geldi…

Benim gibilerin en fazla sinirlendiği sözlerden de şu:

‘Devlet malı deniz, yemeyen domuz!’

Herhalde bunu çıkaranlar da ‘domuz gibi’ insanlar…

Geçenlerde ne yaptılar?

Önlerine görünecek bir şekilde ‘enerji içeceğini’ koydular…

Birincisi birçok kişi bu yüzden can verdiği için reklamı yasak!

İkincisi ‘gizli reklam’ deniyor böyle hareketlere…

Bu da yasak!

Herhalde RTÜK bunun hesabını soracak, belki de ‘karartma cezası’ bile verecektir.

Biz bile bunu fark ettiysek, duyduysak, yetkililer hayda hayda gerekeni yapacaktır.

Yani haberdar olmuşlardır…

Ya da şimdi bizden duyup araştırmaya başlayacaklardır,

Göz göre göre bu kadarı da olmaz ki!

 

*- HER GÜN BİR YER

 

Bergama’dan sonra şimdi de Edremit’te halk kullanımlarında olan bir yerin, dalyanın satışına karşı çıktılar.

Önce Bergama’yı anlatayım:

Arazileri satışa çıkarılan köylere Sındır’dan şu çıkarma geldi:

‘Kimin malını kime satıyorsunuz?’

 

2012 yılında Bütünşehir Yasası’yla birlikte mülkiyetleri Bergama Belediyesine devredilen ve Mart ayının başında belediye tarafından satışa çıkarılan tarım arazilerinin satışına asla izin vermeyeceklerini de söyledi. 

 

9 yıl önce 2012 yılında çıkarılan Bütünşehir Yasası’yla illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köylerin ve belde belediyelerinin  tüzel kişilikleri ortadan kaldırıldı. 

Bu da kırsal alanda yaşayan yurttaşlarımızın mağduriyet yaşamalarına neden olundu.

Köylerimizin, belde belediyelerimizin tarımsal nitelikleri yok sayılarak, onları kentsel yerleşimlerden ayıran özellikleri, ayrıcalıkları, sahip oldukları ortak taşınır ve taşınmaz malları, mera alanları, diğer tüm hak ve yetkileri ellerinde alındı, büyükşehirlerle aynı statüye getirildi.

Akla mantığa sığmayan bu düzenlemeyle köylerimizde hayat pahalılığı ve köyden kente göçler arttı.

Bunlar yetmezmiş gibi şimdi de köylülerimizin arazileri haraç mezat satılıyor.

 

*- İKİ GÖZÜ İKİ ÇEŞME

 

Bugün binlerce ailenin geçim kaynağı olan 831 bin 938 m2 verimli tarım arazisi Bergama Belediyesi tarafından satılıyor.

Köylünün iki gözü iki çeşme, fakat dinleyen ve anlayan yok…

Şunu da anımsatayım:

AKP iktidara geldiğinde Çiftçimizin bankalara olan borcu 2,4 milyar lira iken bu rakam 128 milyar liraya çıktı.

Çiftçi başına bankalara borç 1000 Lira iken borç 61 bin liraya çıktı.

2 milyon 261 bin kişi tarım sektöründe işinden oldu.

Sektörde BAĞ-KUR’lu sayısı yüzde 35, sigortalı sayısı ise yüzde 73 azaldı.

Mazot desteği 2020 yılında 2 milyar 901 milyon TL iken 2021 yılında 2 milyar 724 milyon lira yani yüzde 6,1’lik düşüş ile mazot desteği 177 milyon lira düşürüldü.

 

*- URLA’DAN ÖRNEK

 

Tabii bunlar yeni gelişmeler…

Şöyle biraz geriye gidersek Urla’da da benzer bir haksızlık yaşandı.

CHP tarafından son yerel seçimlerde aday gösterilmeyen kadın başkan ilk icraat olarak köyden mahalleye çevrilen Balıklıova köyünde, birikimleri ile önceki muhtardan parasını alarak aldıkları barakalardan çıkarıldılar.

Ve ‘helvacı kağıdı’ ile yani muhtarlığa para ödeyerek aldıkları yerlerinden oldular.

O zaman ısrarla, haksızlık yapıldığını, belediye tarafından modern binalar yapılarak hak sahiplerine belirli bir ücret karşılığında verilerek sorunun çözüleceğini önermiştim ama ne duyan, ne de dinleyen olmuştu…

Şimdi gelelim günün haberine:

 

*- EDREMİT DALYAN’IN SATIŞINA KARŞI

 

Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, Dalyan’daki arazinin satılmasına karşı Edremit’teki  STK temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşların katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdi.

Dalyan ile ilgili ortak akıl ve ortak davranış biçimi belirlenmesi amacıyla yapılan toplantıda temsilcilerin ve vatandaşların görüş ve önerileri not alındı.

Temsilciler ve vatandaşlar Dalyan’ın hobi bahçeleri, park, piknik alanı olması gibi çeşitli tavsiyelerde bulundu.

Dalyan’ı Edremitli vatandaşların nefes alabileceği doğal yaşam alanı haline getirmek ise çoğunluğun sunduğu ortak fikir oldu.

Dalyan konusunun siyaset dışı bir konu olduğunu belirten Başkan Arslan, ‘ Bu siyasi bir çekişme olmasın, siyaset bunun sadece arkasında olsun. Bu konu Cumhur İttifakı’yla Millet İttifakı’nın bilek güreşine dönmesin. Siyasi aktörlerin burada rol almasına müsaade etmeyelim’ dedi.

 

*-

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR