1 MAYIS İZMİR'de BİR GÜN ÖNCEDEN KUTLANDI



114 YIL SONRA AYNI ÇINARIN ALTINDA 1 MAYIS KUTLAMALARI

EFES SELÇUK'ta

*-  ‘Düşün... Düşün...’ Bu iki sözcükten sonra  cümlenin nasıl tamamlandığını biliyoruz... Ama düşünmeden de olmaz ki! İletişimin akıl ve gönül penceresinden bakıp algılama yönetimi bile gün boyu düşündürüyor. Öyle ki akşamları koyun saymaktan vaz geçiyoruz!
*- İnsafsız adam! Oruçlu genci çalıştırıp yevmiyesini de vermemiş ve ‘Yallah!’ demiş... İyi ki iyiliksever görevlilerimiz, insanlarımız var...
*- Meydanlarda olmasa da emekçilerle omuz omuza... Yine belirli kişiler... Tabii ki yandaşlardan tık da çıt da yok... Ama yarın ya da bu akşam Reis kutlama mesajı yayınladıktan sonrasına bakın?
*- 114 yıl önce çınarın altında , yine aynı yerde emeğin ve dayanışmanın gücü konuşuldu...
*-
*- YAŞAR EYİCE
*-
Evde kalınca insan düşünmeye başlıyor...
Zaten peygamberler dahil, kitap yazan ya da görüş bildiren hemen herkesin bir noktada yapacağı iş kalmayınca  ‘Düşünmeye’ ve ‘okumaya’ biraz da olsa zaman bulduğunu görüyoruz.
Aslında ‘okumadan’ çok, ‘düşünmeye’ çok daha fazla zaman harcadığımız ortada...
En basitinden, ‘Ben ne olacağım?’ ya da ‘Ne yapabilirim?’ sorularının yanıtını farkında olmadan gün boyu vermeye çaba harcıyoruz.
Ekmeğimizi nasıl elde edeceğiz?
Yani işimize devam edebilecek miyiz?
Yoksa kovulacak mıyız?
Özellikle madya çalışanlarının yaşamının her bölümünde değil, her dakikasında aklından geçen budur?
Patronlar, özellikle yılbaşına doğru önce haberini yayarlar, ‘Şu kadar kişi işten çıkarılacak?’ diye...
Herkesi önceki yıllardan tecrübeli olduklarından, yani patronların yol haritasını bildiklerinden içlerini bir korku kaplar!
Kendinden çok ailesini, çoluk çocuğunu düşünür...
‘Zam yapamıyoruz!’ ya da ‘Üç beş kuruşa!’   ses çıkaracak, karşı çıkacak halleri kimsenin kesinlikle olmaz, olamaz...
Gerçekte bu patronların değil, sözde danışmanların görüşüdür.
Sıradan birinin aldığının 20 kat maaşını korumak içindir...
İkili oynarlar!
Size ‘Şu patron var ya!’ diye söze başlarlar, sonra da ‘Hepsini asacasın!’ diye bitirirler konuşmalarını...
Çok güvenirsiniz bunlara ya da böyle konuşan sahte yöneticilere...
Bunların da dini imanı paradır...
Ve de sadece ve sadece kendilerini düşünürler...
Yani hayatımızın neredeyse bütün günü böyle düşünceler içinde geçer...
Öyle ki, borçlarımızı, olmayan alacaklarımızı, sevdiklerimizi düşünürken uykularımız bile kaçar!
Verilen öğüt, koyunları saymaktır!
Nereye kadar?
İnsanların çaresizliği, facit bir daire içinde bulunmaları, sahtekarların, dolandırıcıların işine yarar...
Bunlar pervasızdırlar...
Korkusuzdurlar...
Öyle pervasızdırlar ki, Başbakanı bile dolandırırlar...
Bir zamanlar biri çıkıp Başbakan Tansu  Çiller’i aldatmadı mı?
Olay ortaya çıktı ve medyada yer aldı...
Hatırlayanlar çıkacaktır?
Pandomi nedeniyle sokağa çıkamayanların çoğu, düşünerek, danışarak, okuyarak ‘ekmek’ yapmasını bile öğrendiler...
Aslında bizler ruhen bilgiye açız ama zamanında okuma alışkanlığı ve kendi kendini yönetme sistemlerini öğrenmediğimiz, dahası algılama yönetimini bilmediğimiz için sınırlı bir noktada kalırız ve söylenenlere, fısıltı gazetesine inanırız...
Ya da işimize böylesi geldiği  için inanmayı tercih ederiz..
En kolay yol!

*- Hep önümüze geliyor!

Hayatta en fazla kızdığımız konu ise kullanılmaktır...
Ama mutlaka ve mutlaka çocukluğumuzdan bu yana mutlaka kullanılmışızdır.
Bu gün öğrendim....
Okuyunca sinirlendim...
Doğruluk derecesini bilmiyorum...
Ama inanıyorum ki, gerçeklik payı mutlaka var...
Örneklerini görmüş ve duymuşuzdur...
Bakalım siz ne diyeceksiniz?

*- İnsanlığınız yerin dibine batsın!

‘Gecenin ikisinde devriye gezerken yol üzerinde köpeklerin saldırısına uğramış bir Afganlı ile karşılaştık, Allah'ın takdiri işte.
Tam o sırada devriyede rastladık.
Gözleri korku dolu, yaşı 19, adı Hasan...
Vatandaşın biri bunu hamalların beklediği duraktan alarak köye götürüyor, koca bir ahırı temizlemesi karşılığında 100 liraya anlaşıyorlar, çocuk oruçlu, akşama kadar çalıştırıyor, tam 12 saat..

*- Sadece iki yumurta!

İftarını açması için sadece iki adet yumurta veriyor, yanında ekmek yok, daha sonra da hadi git buradan diyor, parasını isteyince ‘Ne parası, defol buradan!’ diye bunu kovalıyor, Elazığ merkez'e arabayla iki saat uzaklıkta, yürümen mesafesi yaklaşık 6 saat..
Dört saat yürüyor ve ayağındaki ayakkabı zaten yırtık, paramparça oluyor.
Çocuk yürümekten başı dönmüş, bir türlü bu insanlıktan nasibini almamış olan şahsı bulamadık.
Neticede karakola getirdik, Koca yürekli askerler; birkaç günlük harçlığını kendi ceplerinden para toplayarak cebine sıkıştırdı, Allah kabul etsin. Elbise ve ayakkabı da verdik...
Asker montu da verdik...
Şu Ramazan günü yapılana bak, yazıklar olsun...’

*- Kendimize gelmeliyiz

Bu yazı bir alıntı...
Belki biri duygularımıza yüklenmiş...
Bence iyi de yapmış..
Korona gibi biraz kendimize getirir belki...
Önce ‘Emekli Başkomiser Eray Karacalar mı yazmış?’ diye bile düşündüm...
Çünkü görevi sırasında yaşadıklarını bizlerle paylaşıyor, ders veriyor...
Doğru ile yanlış arasındaki farkı hissettiriyor.
Ama bu anlatımda dikkatimi çeken şuydu?
Geceyarısı kim devriye gezer?
Ya da kendi ‘devriye’ iken görevi bir başkasına verir?
Sonra da kolluk görevi yapan jandarmaların oraya giden?
Ve de bu ahlaksız, namussuz kişi nasıl bulunamaz?
Yani;
Her duyduğumuza, her yazılana inanmamız için, bazı aklımıza takılan soruların yanıtını da almamız lazım...
Tabii ki, kuşkucular ve komplocular gibi değil...
Sürekli komplo teorileri üretenlere karşı da hep tedbirli olmalıyız.
Bazıları da, ‘Sizdenim!’ der gibidir...
Yani iyiliğimizi ister, bizi kötülüklerden koruyucu gibi gösterirler kendilerini!
Yani koruyucu melektirler...
Yalan!
Onların işi içimize, beynimize, yüreğimize ‘Korku’yu yerleştirmektir...
Aynen şu ‘korona’ gibi...
Hatta ondan da tehlikelidirler...
Bizim panik içinde hata yapmamızı sağlarlar...
Ya da düşünme yeteneğimizi yok ederler...
Reis ne derse haklıdır!
Tabii ki düşüncemiz gibi de zayıflar...
Aliya İzzetbegoviç ne demiş:
‘Evet ben de korkuyorum ama yürümemi gerektiren sebepler, korkmamı gerektiren sebeplerden daha fazla!’

*-

***-

GÜNCEL

*- Zeytin üreticilerine önemli duyuru

Aliağa Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü, zeytin üreticilerine yaptığı duyuru ile halkalı leke hastalığına karşı ikinci ilaçlama zamanının geldiğini bildirdi.
Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü’nün sosyal medya hesapları üzerinden kamuoyu ile de paylaştığı duyuruda şu ifadelere yer verildi:


‘Zeytin ağaçlarında yaprak dökümüne, sürgün ve dal kurumalarına ve ürün kayıplarına neden olan Zeytin Halkalı Leke Hastalığına karşı ikinci ilaçlama zamanı gelmiştir.
Bahçelerinizi kontrol ederek hava şartlarının uygun olduğu zamanda, çiçek somakları belirginleştikten sonra, çiçekler açmadan önce teknik talimatlara uygun bir şekilde mücadele yapınız!’
Duyuruda ayrıca, tarımsal ilaçlamaların arıların uçuş yapmadığı akşamüzeri veya sabahın erken saatlerinde yapılması gerektiği de vurgulandı.

*- Erken 1 Mayıs kutlaması

BİR ÇOK YERDE OLDUĞU GİBİ EFES SELÇUK'ta


1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü öncesinde Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Efes Selçuk’un ve belediyenin emekçileriyle bir araya geldi.
Başkan Sengel,  Vasıtalar Amirliği’nde başlayan 1 Mayıs mesaisini Efes Selçuk Halk Pazarı, Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, muhtarlıklar, belediye hizmet binası, Akıncılar Huzurevi, İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Grubu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası ve İZSU çalışanlarıyla sürdürdü.

*- Mecburiyetten



 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kapsayan sokağa çıkma yasağı sebebiyle yasağın bir gün öncesinde emekçilerle bir araya gelen Başkan Sengel Vasıtalar Amirliği’nde güne başladı.
1 Mayıs’ı aslında meydanlarda kutlamayı istediklerini söyleyerek sözlerine başlayan Başkan Sengel, Efes Selçuk Belediyesi’nin kurumsal olarak elde ettiği başarıların ekip başarısı olduğunu belirterek;
‘Hep söylüyorum eğer belediye başkanı ya da belediye övgü alıyorsa, sizin amirleriniz övgü alıyorsa, bu sizin emekleriniz sayesindedir.’ dedi.

*- Çok değerli

BAYAN BAŞKAN


Özellikle Koronavirüs ile mücadele günlerinde çalışan personelin emeklerinin çok daha değerli olduğunu belirten Başkan Sengel;
‘Bu kentin bizden başka kurtarıcısı, bizden başka elini taşın altına koyacak bir ekibi yok.
Sizden istediğim yegâne şey var.
O da lütfen önce işinize, ekmeğinize, birbirinize, sonra belediyeye ve kentinize sahip çıkın.
1 Mayıs İşçi Bayramınız kutlu olsun’ dedi. 
Vasıtalar Amirliği çalışanları Başkan Sengel ile 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü sebebiyle hazırlanan özel pankartla birlikte poz verdi.
Başkan Sengel ayrıca Efes Selçuk Belediyesi Akıncılar Huzurevi ziyaretinde, huzurevi sakinlerinin hobi bahçesine dikmeleri için atalık tohumlardan üretilen fideleri de teslim etti.

*- Ürkmez’in Halk Marketi açıldı



Halk Market projesi ile yeni bir döneme giren Seferihisar Belediyesi Ürkmez ve çevresinde yaşayan vatandaşların yararlanacağı ve ayrıca sosyal yardım kapsamında ihtiyaç sahiplerinin kullandığı Halk Kart’ın kullanılacağı Seferihisar’ın en ucuz ikinci marketini açtı.
Belediye Başkanı İsmail Yetişkin ‘İlkini Seferihisar’da hizmete sunduğumuz Halk Market’in ikinci şubesini Ürkmez’de açmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Tarım ve gıda artık ülkemiz için en önemli sektör.
Üreticimizi yaşatacağız ki sofralarımız bereketli olsun. Ürkmezli kardeşlerim ucuz ve sağlıklı gıdaya ulaşacak ki sağlıklı nesiller yetişecek. Bu iki hedefimizi de gerçekleştireceğimiz Halk Marketimizin açılışını gerçekleştiriyoruz.’  dedi.

*- Gıda paketlerine bezelye ve enginar da eklendi

URLA'dan SONRA ÇEŞME'den...

Tarımda üretimin devam etmesi ve kentlerde de gıda sıkıntısı yaşanmaması için desteklerini sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ödemiş’teki Kaymakçı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nden bezelye, Çeşme Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi (ÇEŞKA) ve Çeşme Belediyesi aracılığıyla da Ildırlı üreticilerden 30 bin adet sakız enginarı aldı.
Büyükşehir Belediyesi, koronavirüs salgıyla mücadele kapsamında hazırladığı gıda paketlerine geçen hafta yine kooperatiflerden aldığı taze baklanın yanı sıra birer kiloluk poşetler halinde bezelye ve dörder  tane taze sakız enginarı da eklemeye başladı.

*- Ildırlı enginar üreticisinin yüzü güldü

Sakız enginarının çiçeklenmeden tarladan alınması ve fiyat dengesinin korunması için devreye giren Büyükşehir Belediyesi, Çeşme Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi (ÇEŞKA), Çeşme Belediyesi ve bölge muhtarları ile bir çalışma grubu oluşturdu.
Çeşme’de enginar üreticilerini tarayarak Ildır yöresindeki üreticilerin salgından olumsuz etkilendiğini saptayan Büyükşehir, Ildırlı üreticilerin 30 bin adet sakız enginarının normal piyasa fiyatlarında aldı ve bu sayede Çeşme’de sakız enginarının piyasa fiyatı 1.5 liranın altına düşmesi de engellendi.
İzmir Metro A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı ve Kriz Belediyeciliği Çeşme Koordinatörü Prof. Dr. Ufuk Tutan Çeşme’deki enginar alım sürecini yönetti. Prof. Dr. Tutan Çeşme’den üreticiden enginarın elde kalacağı endişesi üzerine harekete geçtiklerini söyledi.

*- Paketlere yeni ürünler eklenecek

İZMİR'de DE YARDIMLAR ARALIKSIZ SÜRÜYOR


Bugüne dek 67 bin 500 aileye erzak desteğinde bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu destek için kooperatiflere yaklaşık 30 milyon lira ödedi.
Kuru gıda paketlerindeki ürünlerle beraber kavurma olarak dağıttığı eti ve Süt Projesi kapsamında çocuklara ulaştırdığı sütü de üretici kooperatiflerinden alan Büyükşehir Belediyesi, alımlarına enginar, mandalina reçeli, zeytin, soğan ve marul başta olmak üzere farklı ürünlerle devam edecek.

*- 105 milyar dolarlık vergi indirimi

Çin Ulusal Vergi Dairesi, 2020’nin ilk üç ayında ülkenin 742,8 milyar yuanlık (yaklaşık 105 milyar dolar) vergi indirimi yaptığını açıkladı.
Ulusal Vergi Dairesi yöneticisi Cai Zili, düzenlenen basın konferansında, öncelikli vergi önlemlerinin ve sosyoekonomik kalkınmayı desteklemek ve Covid-19 salgınını durdurmak için açıklanan giderlerin bu tutarın 318,2 milyar yuanının tasarruf edilmesine imkan verdiğini belirtti.
Geriye kalan 424,6 yuanlık vergi ve giderler de  geçen yıldan başlatılmış çok daha kapsamlı vergi indirimleri ve gider azaltılması politikalarının uygulamaya konması sayesinde düşürülmüş oldu.
 Yılın ilk üç ayında yetkililer vergi olarak, ihracat vergisi muafiyeti düşüldükten sonra, geçen yıla oranla yüzde 16,4 azalan bir miktar olarak 3.400 milyar yuan topladı. Cai’ye göre ülkenin vergi gelirlerinin azalması, ekonomik yaşamın ve üretimin tamamen normale döneceği ikinci üç aylık dönemde yavaşlayacaktır. Çin, salgının başından beri, piyasa aktörlerinin özellikle de küçük işletmelerin ve serbest girişimcilerin mali yükünü hafifletmek amacıyla bir dizi vergi indirimi önlemi uygulamıştı.

*-  114 yıl sonra aynı yerde



İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’de ilk kez 114 yıl önce 1 Mayıs’ın kutlandığı Basmane’deki çınar ağacının altında düzenlenen 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına katıldı. Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından koronavirüs salgınından dolayı sembolik olarak düzenlenen konuşan törende İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, dünyanın ve insanlığın büyük bir kriz ile yüz yüze olduğunu söyledi.
Başkan Soyer  “Herkes diyor ki, ‘Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Yepyeni bir dünya kurulacak.’ Peki bu dünya nasıl bir dünya olacak? İşte tam da bu noktada emeğin ve dayanışmanın önemi çok daha fazla ortaya çıkıyor.
Eğer gerçekten emeğin ve dayanışmanın şekillendireceği yeni bir dünyada yaşamak istiyorsak bir birimize çok daha g&uu ml;çlü bir biçimde sahip çıkmak zorundayız” dedi.

*- ‘Daha güçlü bir şekilde...’

114 yıl önce çınarın altında emeğin ve dayanışmanın önemini bilerek bir araya gelenleri hatırlatan Soyer, ‘Asla unutmayın bizler tohumuz. Bizleri gömmeye çalıştıkça çok daha gür çıkarız o topraktan. Böyle devam edeceğiz ve çok daha güçlü bir şekilde geleceği hazırlayacağız. 1 Mayıs’ı insanlığa mal eden şey, emek ve dayanışma ise bugün 1 Mayıs 2020’den sonra emek ve dayanışmanın çok daha önemli olduğunu yaşayacağımız günler başlıyor’ dedi.
Soyer konuşmasını ‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam’ sloganıyla tamamladı.

*- Çınar ağacının altında 1 Mayıs



DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da ‘Bugün burası tarihi anlamı ile çok önemli.
1906 yılında yani bundan tam 114 yıl önce Türkiye’de daha sendikalar yokken, Amele Perver Cemiyeti’nin ve amelelerin buradaki kıraathanelerde iş beklerken kendi aralarında örgütlenerek kutladıkları tek alan.
O nedenle geleneğimiz olan 1 Mayıs’ı, bu anma yerinde yapmayı daha uygun gördük. Yaşasın 1 Mayıs’ diye konuştu.

*- Israrcı olunmalı

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Dönem Sözcüsü Veysel Beyazadam ne olursa olsun biz birlik ve beraberliği sağlamak için ısrarcı olmak gerektiğini dile getirdi.
İzmir Tabip Odası Başkanı Funda Barlık Obuz da ‘2020 yılının 1 Mayıs’ında fiziken olmasa da her yıl ki gibi umutlarımızla, bilincimizle ve dayanışmamızla bir aradayız’ dedi.
Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un da katıldığı törende katılımcıların hepsi maske taktı ve güvenli mesafe kuralına dikkat edildi.

*-




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ACİLDEN DE ÖNCELİKLİ

OKULUN DUVAR GAZETESİNDE ATATÜRK

NEREDEYSE İÇ ÇAMAŞIRLARINI BİLE ALACAKLAR